Cumhuriyet; Yüreğimizde Yanan Sonsuz Meşaledir.!
29 Ekim sabahı doğan güneş bir başkadır…
O gün, gökyüzü bile daha parlak görünür; çünkü o gün, bir milletin yeniden ayağa kalktığı, karanlıktan aydınlığa yürüdüğü gündür. O gün, Türk milletinin gururla haykırdığı gündür: “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!”
Cumhuriyet…
Bu kelime, sadece bir yönetim biçimi değildir.
Bu kelime, bir ulusun kaderini değiştiren destanın adıdır.
Savaş meydanlarında kanıyla, canıyla var olmuş bir milletin, bağımsızlık tutkusunu geleceğe armağan edişidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yokluk içinde bir mucize yarattılar. Onlar, sadece düşmanı değil; umutsuzluğu, esareti ve karanlığı da yendiler. Cumhuriyet’i, bir milletin onuru, gururu ve inancı üzerine kurdular.
Ve bizlere bıraktıkları o en büyük miras, bugün kalbimizde hâlâ aynı heyecanla yaşıyor.
Her 29 Ekim’de, kalbimizde aynı kıvılcım çakar.
O kıvılcım, atalarımızın azmini, kadınlarımızın cesaretini, gençlerimizin umut dolu bakışlarını taşır.
Cumhuriyet demek; özgür düşünmek, eşit yaşamak, bir arada güçlü durmak demektir.
Cumhuriyet demek; “Ben de varım!” diyebilmektir.
Bugün, o emaneti koruma sırası bizdedir.
Biz korudukça, Cumhuriyet yaşayacak; biz inandıkça, ışığı hiç sönmeyecek.
Her çocuğun gözlerinde, her gencin kalbinde, her yüreğin derininde o meşale yanmaya devam edecek.
Ne mutlu bize ki, o meşalenin adı Cumhuriyet’tir.
Ne mutlu bize ki, o meşalenin mimarı Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Yaşasın 29 Ekim!
Yaşasın Cumhuriyet!
İlelebet yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
Saygılarımla,Turan Yazan

 
                

 
         
                