Nail ERKAN


Birlikte Kurduk, Birlikte Koruyacağız

.


Bu ülkenin harcı; Türk’ün cesareti, Kürt’ün vefası, Laz’ın yüreği, Çerkez’in karakteriyle karıldı. Bu toprakların mayasında farklı kimlikler, farklı kültürler ama tek bir kader vardır. Eğer buna inanmayan varsa, bir gün yolunu Çanakkale’ye düşürsün. Aynı siperlerde birlikte şehit düşen Mehmetlerin isimlerine baksın; gerçeği orada görür.

Ne var ki, tarih boyunca güçlü olan her ülke gibi Türkiye de bölgesel güç olmanın bedelini ağır ödüyor. Orta Doğu coğrafyasında dengelerin her gün değiştiği, güç mücadelelerinin bitmediği bir tabloda Türkiye; ekonomik, askeri ve siyasi gücüyle bugün pek çok aktörün hesap yapmak zorunda kaldığı bir ülke hâline geldi.

Böyle bir tabloda elbette ki dış güçler, küresel lobiler, çıkar grupları Türkiye’nin bölgesel etkinliğini sınırlandırmak istiyor. Kimi zaman medya operasyonları, kimi zaman diplomatik baskılar, kimi zaman da terör örgütleri üzerinden yürütülen kirli oyunlarla ülkemiz zayıflatılmak isteniyor.

Tarih boyunca bu coğrafyada hiçbir büyük kırılma kendiliğinden yaşanmadı. Hiçbir provokasyon “tesadüf” olmadı. Türkiye, hassas bir jeopolitik hatta durduğu için zaman zaman içeride kaos çıkarmaya yönelik karanlık planların hedefi oldu. Bugün de benzer girişimlerin izlerini görmek mümkün.

Ülkemizin çeşitli şehirlerinde geçmişte yaşanan büyük acılar, provokasyonlarla toplumun damarlarına basılarak çıkarılan olaylar, hep aynı amaca hizmet etti: Türkiye’yi kendi içinde çatıştırmak.
Eğer o tuzaklar başarıya ulaşsaydı, bugün çok farklı bir ülkede yaşıyor olabilirdik. Belki bir iç çatışma, belki bir bölünme, belki de gerçekten üçüncü dünya savaşına uzanabilecek bir zincirleme kırılma…

Ama olmadı. Çünkü bu millet, geçmişten gelen ortak hafızasıyla oyunu bozmayı bildi.

Bugün yapılması gereken de çok basit:

Birbirimize değil, bizi birbirimize düşürmek isteyenlere karşı durmak.

Kürt-Türk tartışması açmak isteyenlere; Çanakkale’yi, Sakarya’yı, 15 Temmuz'u hatırlatmak.
Bu ülkenin kaderinin ortak olduğunu unutanlara tarihimizin sayfalarını yeniden göstermek.

Çünkü güçlü Türkiye, ancak birlikte duran Türkiye’dir.

Dışarıda kim hangi hesapları yaparsa yapsın, içeride birlik oldukça hiçbir senaryo, hiçbir lobi, hiçbir güç bu milleti bölemez.

Son söz olarak:
Bu ülkeyi hep birlikte kurduk, hep birlikte büyüttük ve yine hep birlikte koruyacağız.

Dilersen yazıyı daha sert, daha yumuşak ya da daha analitik bir dille yeniden düzenleyebilirim.