2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda son saatlere girilirken, uzmanından "Sınav anında en başarılı olduğunuz taktiği uygulayın, sorularla inatlaşmayın. Kimi soruda zihin körlüğü yaşanabilir, işaret koyup diğer soruya geçin…" önerisinde bulunuldu.
İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi Eğitim Kurumları ve Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ertuğrul Tut, 8-9 Haziran tarihlerinde üç oturum olarak yapılacak ve 3 milyonun üzerinde adayın gireceği 2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na saatler kala sınava girecek öğrencilere tavsiyelerde bulundu.
Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ertuğrul Tut, sınava sayılı saatler kala bir yandan sınava girecek adayların bir yandan da velilerin kaygılı olduğunu ifade ederek, “Kaygının belli bir düzeyde olması iyi bir şey aslında. Bu aynı zamanda öğrenciyi motive eden de bir şey. Temelde bünyeyi sınava alıştırmak gerekiyor. Ailelerin de psikolojik olarak öğrenciyi hazırlamaları gerekiyor. Bazı aileler süreci çok abartıyor, hiç olmadığı kadar farklı davranmaya başlıyorlar. Bu da kaygıyı artırıyor. Günlük rutinlerimize devam edelim. Bir yandan da sınavın varlığını unutmayalım.” dedi.
İLK 10 DAKİKADAN SONRA SINAVA MOTİVE OLUYORLAR
Sınav süresince zaman zaman motivasyonun bozulabileceğini dile getiren Ertuğrul Tut, “Odak noktamız kaybolmaya başlayabilir. Azımsanacak bir zaman değil. Odak sürekli sabit kalamayabilir. Öğrenciler bunu sınav öncesinde de yaşayabilir. Ama sınavın ilk 10 dakikasından sonra sınava motive olmuş oluyorlar. Odaklanıyorlar. Yarım saat, 40 dakikadan sonra yine kopuşlar olabiliyor. O esnada etrafa baktığında diğer öğrencilerin şevkle soru çözdüklerini ya da çözmeye çalıştıklarını görüp etkilenmesinler.” diye konuştu.
Üniversite sınavının bir sıralama sınavı olduğunu vurgulayan Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ertuğrul Tut, sınav sırasında neler yapılması gerektiği konusunda şu önerilerde bulundu:
“Hedeflediğimiz üniversitenin bölümünün sıralamasını yakaladığımızda zaten başarılı olmuş oluyoruz. Dolayısıyla yarışta geride kalmamak adına sınav esnasında bazı şeylere dikkat etmek gerekiyor.
EN BAŞARILI OLDUĞUNUZ TAKTİĞİ UYGULAYIN!
Öğrencilerin takılıp kaldığı sorular olabiliyor. Ya da daha önce deneme sınavlarında uyguladıkları taktikler oluyor. Öğrencinin sınav sırasında alışkın olduğu ve en başarılı olduğu taktiği uygulaması gerekiyor. İkincisi, sorularla inatlaşmaması gerekiyor. Bazı soruda bazen zihin körlüğü yaşayabiliyoruz. Dolayısıyla bunu yaşadığımız anda soruyu bırakıp yanına bir işaret koyup diğer soruya geçmeliyiz. Daha sonra tekrar bir boşluk bulduğumuzda o soruya dönmek zihinsel körlüğün önüne geçmeyi sağlar.”
Sınavda önemli olan kodlama konusuna da değinen Ertuğrul Tut, “Bizim önerdiğimiz blok olarak kodlama değil. Bir sayfayı, bir sütunu bitirdiniz, ondan sonra o soruların kodlamasını yaptığınızda hata payınızı azaltmış oluyorsunuz. Son yıllarda yaşanan en büyük problem zaman problemi. Özellikle sözel kısımda. Türkçe sorularında çok uzun paragraflar var. Kitap okuyan okumayan öğrenciyi ayırmak istiyorlar. Soru baktığınız zaman çok zor değil, biraz daha geniş zamanınız olsa belki çok rahat yetiştireceksiniz. Ama zamanı da bu açıdan iyi kullanmak gerekiyor. Yani zaman kontrolünün mutlaka adayda olması gerekiyor.” dedi.
KAYGILAR YÜKSELDİKÇE SU İHTİYACI ARTIYOR
Kaygı yükseldikçe, stres seviyesi yükseldikçe ağız kuruluğunun arttığını da ifade eden Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ertuğrul Tut, “Dolayısıyla su içme ihtiyacı fazla oluyor. Kaygıyı azaltmak için bazı nefes taktikleri de var. Derin nefes alma, burundan alma gibi… Biraz bunlara da dikkat ederse adaylar en azından kaygıyı biraz daha baskılamış olurlar. Çok takıldıklarında, çok zorlandıklarında, çok kendilerini kötü hissettiklerinde durup bir 10 saniye bir nefes alsınlar.” önerisinde bulundu.