Prof. Dr. Naci Görür: Deprem dünyanın nabzıdır!

Prof. Dr. Naci Görür: Deprem dünyanın nabzıdır!

Prof. Dr. Naci Görür: Deprem dünyanın nabzıdır!

Depreme karşı dirençli yapılara yönelik farkındalık oluşturmak amacıyla hayata geçirilen YouTube kanalı Çelik Mikrofon’a katılan Prof. Dr. Naci Görür, depremlerin kaçınılmaz olduğunu belirterek, insanları depremin değil, göçen binaların öldürdüğüne dikkat çekti.

İŞTANBUL (İGFA) - Tam 25 yıl önce, 17 Ağustos 1999 saat 03.02'de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi’nin açtığı yaralar geçen onca yıla rağmen hâlâ taze. 

Yıllar geçti ancak veriler ne yazık ki, deprem karnemizin hâlâ çok zayıf olduğunu gösteriyor. Oysa akademisyenler, yıllardır halkı bilinçlendirmek için uğraşıyor. Bıkmadan usanmadan yetkilileri bu konuda bir an önce harekete geçmeye çağırıyor. Bu uzmanların başında da Prof. Dr. Naci Görür geliyor.

Ömrünü Türkiye’nin depreme hazırlanması için çalışarak geçiren Prof. Dr. Görür, depremi kendine dert edinmiş ilgi ortaklarının çözüm için fikir alışverişinde bulunması ve kamuoyunda farkındalığı arttırmak amacıyla hayata geçirilen YouTube kanalı Çelik Mikrofon’un konuğu oldu.

“DEPREM OLMAZSA DÜNYANIN SONU GELİR”

Depremleri, dünyanın nabzı olarak tanımlayan yer bilimci ve akademisyen Prof. Dr. Görür, “Dünya, yaratılışı icabı deprem üretecektir. Deprem olmazsa, dünyanın sonu gelir. Yani deprem, bir nevi dünyanın nabzı gibi. Öncelikle ilk hatırlamamız gereken şey şu ki, insanı deprem öldürmüyor. Bizler, evlerimizi deprem zone’larında kurmuşuz çünkü buralar aynı zamanda dünyanın en verimli yerleri. Ancak onun dinamiğine uygun yapılar yaparak, tasarlayarak ve şehirler kurarak depremin zararlarını azaltmamız lazım... Modern dünyada, depremden önce kentler depreme hazırlanır. Kahramanmaraş’ın, Hatay’ın halkının kendilerine yardıma gelindiğinde yöneticileri, ‘Şimdiye kadar neredeydiniz, neden oturduğum yeri deprem dirençli yapmadınız?’ diye sorgulaması lazım. Japonya’da bizim gibi depremler oluyor, bizde on binler ölürken, orada 3-4 kişi tesadüfen ölüyor. Çünkü deprem olmadan önce kenti depreme dayanıklı hale getirmek mümkün” diye konuştu.

“DÜNYADA BİNALARIN ÇOĞU ÇELİKLE İMAL EDİLİYOR”

Dünyada depreme dirençli kentler oluşturmak için özellikle çelik yapıların tercih edildiğini belirten Prof. Dr. Görür, şunlara dikkat çekti: 

“Siyasiler, bir kenti depreme hazırlamaktan bahsederken ne kadar bina yapacağını söylüyor. Ne kadar bina yıkacağını, yeşil veya çok amaçlı alanlara dönüştüreceğini söylemiyor. Ranta dönük bir mantalite var, bu yanlış. Yeni bina yapımında kat sayısını azaltmak ve hafif malzemeden yapmak lazım. Mesela çelik buna uygun. Çelik diyorum çünkü tüm dünyada, deprem ülkelerinde binaların önemli kısmı çelikle imal ediliyor. Ayrıca çelik binalar daha hızlı yapılıyor. Her şeyi bir tarafa bırakın, İstanbul’u depreme hazırlamada zamandan endişe ediyorsak, bu yolla bu sorunu da halletmek mümkün. Deprem kentinde, köyünde, kazasında, modern teknolojilerin çeşitli bina yapımındaki mukavim halini ve depreme dayanıklı malzemeleri artık kullanma, halka anlatma zamanı.”


Haber Kaynak : İGFA

Havayolu Gümrük Beyan Sistemi'nin Hukuki Çerçevesi Genelge ile Belirlendi

İzmit'te 3 Aralık Dünya Engelliler Günü Kortej ve Etkinliklerle Kutlandı

İzmit Belediyesi, İlçedeki Kıbrıs Gazilerini Evlerinde Ziyaret Etti

Güney Marmara Otoyolu, Sanayi Üretim Merkezlerini Birbirine Bağlayacak

Mardin Büyükşehir Belediyesi Kışlak İlaçlama Çalışmalarını Başlattı

Merkezefendi'de Buz Pateni Pisti Hizmete Açıldı

İzmit Belediyesi'nin Halk Et Mobil Aracı Bugün Belediye Meydanı'nda

İzmit Belediyesi, Ebeveynlere Dijital Dünyada Çocuk Yetiştirme Konusunda Panel Düzenledi

İzmit'te Engelsiz Ebeveyn Akademisi'nde Bakım Sorumluluğunun Adil Paylaşımı Konuşuldu

Meram Belediye Başkanı Kavuş, Mevlana'nın Konya'nın Ruhu Olduğunu Belirtti

İzmit'te Halk Et Projesi ile Uygun Fiyatlı Et Satışları Devam Ediyor

İzmit Belediyesi, Dost Pati Yaşam Alanı'nın Enerji Altyapısını Tamamladı

İzmit'te 'Yüzme Bilmeyen Kalmasın' Projesi Kapsamında Öğrenciler İlk Derslerini Aldı

Güçlü Kadın Güçlü Toplum Projesi'nin İlk Eğitim Grubu Sertifikalarını Aldı

Merkezefendi'de Girişimci Kadınlar ve El Emeği Festivali Başlıyor