Son günlerde kamuoyunda tartışılan, İstanbul’un simge yapılarından biri olarak benimsenen Kız Kulesi’ndeki restorasyon çalışmaları, anıtsal yapıların bilimsel yöntemlere uygun olarak korunması konusunu yeniden gündeme getirdi.
İSTANBUL (İGFA) - Işık Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy, Kız Kulesi örneğinde olduğu gibi ortak kültürel değerlerin korunmasına ve gelecek kuşaklara aktarılmasına yönelik çalışmaların kamuoyunun ilgisini çektiğini kaydetti.
Çeşitli boyutta tartışmalara konu olduğunu dile getirerek bu denli değerli bir kültürel yapı için yürütülen restorasyon sürecinin denetlenebilir ve şeffaf ve geniş katılımlı olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Gülersoy, kentsel ölçekte, tarihi çevre ve yapı ölçeğinde kültürel ve mekânsal sürdürülebilirlik anlamında çeşitli uzmanlık alanlarının konusu olan koruma ve restorasyon çalışmalarının; toplumun tüm paydaşlarıyla, şeffaf ve geniş katılımlı bir süreçle başlatılması ve ilerletilmesinin önemli olduğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy, “bu yaklaşım kültürel miras ve tarihi çevre koruma konusunda ortaya çıkabilecek yanlış değerlendirmelerin ve bilgi kirliliğinin önlenmesi açısından da gereklidir” dedi.
İstanbul 6 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından onaylanan, Kültür ve Turizm Bakanlığı denetiminde yürütülen İstanbul Kız Kulesi Restorasyonu Çalışmalarının bilimsel yöntemlerle hazırlanan teknik raporlarla oluşturulan restorasyon projesi kapsamında alanında yetkin uzmanların danışmanlığında yürütüldüğünün açıklandığına işaret eden Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy, Kız Kulesi’nin resmi web sitesinde rölöve ve restorasyon projelerine ilişkin bazı bilgi ve görsellerin paylaşıldığını, uygulama sürecine ilişkin bilgilerin ise sınırlı olduğu ifade etti.