Down sendromu hastalık değil, bir farklılık

Down sendromu hastalık değil, bir farklılık

Down sendromu hastalık değil, bir farklılık

Down sendromunun bir hastalık değil, kromozomal bir farklılık olduğunu vurgulayan uzmanlar, doğru eğitim ve terapilerle Down sendromlu bireylerin önemli gelişimler gösterebileceğini söyledi.

İSTANBUL (İGFA) - Down sendromunun konuşma gecikmesi, sosyal etkileşim farklılıkları ve bazı sağlık risklerini beraberinde getirdiğini aktaran Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Neriman Kilit, “Down sendromlular doğru bir eğitim, ergoterapinin de içinde yer aldığı terapilerle beraber daha yavaş olsa da son derece güzel bir gelişim sağlayabiliyorlar” dedi.

İleri anne yaşının, en büyük risk faktörlerinden biri olduğuna dikkat çeken Kilit, 35 yaş sonrası down sendromlu bebek doğurma olasılığının arttığını ifade etti.

Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Neriman Kilit, Down sendromunun bir hastalık değil, kromozomal bir farklılık olduğunu vurgulayarak, genetik sebepleri, etkileri ve uygun eğitim ile Down sendromlu bireylerin gelişim gösterebileceğini anlattı.

Normalde bir insanda 46 tane kromozom bulunduğunu, Down sendromlu bireylerde ise 21’inci kromozomda bir anneden bir babadan gelen 2 değil 3 kromozom olduğunu aktaran Kilit, “Yani artı bir kromozomun söz konusu olduğu bir kromozomal farklılıktır. Down sendromlu bireylerde yüz görünümü olarak farklılıklar bulunabilmekle birlikte maalesef kalp hastalıklarına daha fazla yatkınlık olabiliyor. Konuşma ve işitme konusunda problemler yaşayabiliyor ve ilerleyen zamanlarda Alzheimer riskinde bir artış söz konusu olabiliyor. Gelişim ve psikiyatrik olarak bakıldığında Down sendromlular doğru bir eğitim, ergoterapinin de içinde yer aldığı terapilerle beraber daha yavaş olsa da son derece güzel bir gelişim sağlayabiliyorlar.” şeklinde konuştu.

Down sendromlularda bilişsel olarak sosyal alanlarda, yürütücü işlevlerde ve zihin kuramında bazı gerilikler görülebildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Neriman Kilit, “Otizmli bireylerle kıyaslandığında Down sendromunda taklit, jest ve mimiklerin kullanımı, sosyal etkileşim çok daha fazla olabiliyor. Zihin kuramı bazında bakıldığında insanların duygu ve düşüncelerini anlama, kendininkinden farklı duygu ve düşüncelerin ayrımına varma, kendi duygu ve düşüncelerini ifade etme konusunda bazı gerilikler görülebiliyor.” dedi.

Kilit, down sendromunda konuşma gecikmesi ve konuşmada yaşanan problemlerin de bilindik gerçekler olduğuna dikkati çekerek, “Erken yaşlarda özel eğitim başta olmak üzere, terapilere başlanırsa Down sendromlu bireylerin yazar olabildikleri, normal zekâ kapasitesine sahip bireyler haline bile gelebildikleri, okuma yazma alanı başta olmak üzere üniversiteler bitirebildikleri de bilinen gerçeklikler. O yüzden Down sendromunu bir hastalık olarak değil; kromozomal bir farklılık olarak görmek gerekir. Sabırla, onlara uygun bir eğitim stiliyle ve terapilerle her şeyi yapabilecek bireyler haline gelebilecekleri hiçbir zaman unutulmamalı" diye konuştu.


Haber Kaynak : İGFA

Seatrade Cruise Global'de Türkiye’yi tanıttılar

ABD'deki Türk akademisyenden öğrencilere tavsiye

TİDER’in 5. Gıda Bankacılığı Zirvesi İstanbul’da düzenlendi

OGM Orman Okulları çocukları doğa ile buluşturuyor

New York’ta İmamoğlu'nun tutukluluğuna protesto

'Eş zamanlı üçlü pist' devreye giriyor

İstanbul soruşturmasındaki 14 tutuklu farklı cezaevlerine nakledildi

İznik’in tarihi zenginliği Bursa Kitap Fuarı'nda konuşuldu

Singapur Kruvaziyer Limanı’nda yenileme başladı

Küresel savaş ekonomiyi pozitif ayrıştıracak... Enflasyon yıl sonunda yüzde 27,5 yerine 29,5'e gerileyecek

Sabancı Gençlik Seferberliği’ne Davos’tan ödül

Aybüke Albere İstanbul’da sahneyi salladı

İstanbul Bakırköy'de 'Köy Enstitüleri' konuşuldu

İzmir'de engelleri dansla kaldırdılar

Navigasyon tembelleştiriyor mu?