Ailede meme kanseri öyküsü prostat kanseri riskini artırıyor

Ailede meme kanseri öyküsü prostat kanseri riskini artırıyor

Ailede meme kanseri öyküsü prostat kanseri riskini artırıyor

Erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü prostat kanseri. Anadolu Sağlık Merkezi’nin, bu yıl altıncısını düzenlediği Onkolojik Bilimler Sempozyumu’nda konuşan ve ailesinde prostat kanseri öyküsü olanların 2-3 kat daha fazla risk altında olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Üroonkoloji Merkezi Direktörü Doç. Dr. İlker Tinay, “Kadınlarda meme kanserine neden olan BRCA1 ve BRCA2’deki mutasyonlar, erkeklerde de prostat kanserine neden oluyor. Dolayısıyla aile öyküsüne bakıldığında kişinin sadece babasındaki prostat kanseri değil, annesindeki meme kanseri de risk oluşturuyor. Ailesinde bu tarz kanser öyküsü olanlar prostat taramalarına 40’lı yaşlarda başlamalı” dedi.

İSTANBUL İGFA- Sempozyumda Anadolu Sağlık Merkezi Onkolojik Bilimler Koordinatörü ve Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Necdet Üskent, Radyasyon Onkolojisi Bölümü Direktörü Prof. Dr. Hale Başak Çağlar ve Nükleer Tıp Bölümü Direktörü Doç. Dr. Kezban Berberoğlu da prostat kanseri tedavisindeki son gelişmelere ilişkin bilgiler verdi. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün 2020 yılında güncellediği verilere göre prostat kanseri erkeklerde en sık rastlanan ikinci kanser türü olarak dikkat çekiyor. Rakamlar yalnızca 2020 yılında Türkiye’de 19 bin 444 kişinin prostat kanseri tanısı aldığını gösteriyor. Ailesinde, özellikle babasında veya erkek kardeşlerinde prostat kanseri öyküsü olan kişilerde, hastalığın görülme ihtimali normal kişilere göre 2-3 kat daha fazla.

AİLEDE MEME KANSERİ OLANLARA PROSTAT MUAYENELERİEN 40'LI YAŞLARDA BAŞLAMALI

Son dönemde yapılan araştırmalara göre aile öyküsünde meme kanseri varlığı da prostat kanseri riskini artırıyor. Kadınlarda meme kanserine neden olan BRCA1 ve BRCA2’deki mutasyonların (değişimlerin) erkeklerde de prostat kanserinin nedeni olabildiğini anlatan Anadolu Sağlık Merkezi Üroonkoloji Merkezi Direktörü Doç. Dr. İlker Tinay, “Bu yönde aile öyküleri olan erkeklerin prostat kanseri açısından taramalarına 40’lı yaşlarda başlamaları gerekiyor. Bazı kültürel nedenlerle prostat muayenesinden kaçınılsa da erken tanı konan hastalarda daha etkili tedavi yapma şansı mümkün” dedi. 

ERKEN TANIDA TEDAVİ DAHA BAŞARILI

Erken tanı koymanın daha başarılı tedaviler ve daha uzun bir sağkalım anlamına geldiğinin altını çizen Doç. Dr. İlker Tinay, “İnsanların bilinçli olması ve düzenli kontrollere gelerek taramalarını yaptırması çok önemli. Yeni gelişmeler sayesinde ileri evre prostat kanserinde bile tedavide yüz güldürücü sonuçlar elde etmek mümkün olsa da, erken tanı alan kişilerin sonuçları da daha başarılı oluyor” dedi.

DENGELİ BESLENME ÖNEMLİ 

Her hastalıkta olduğu gibi prostat kanseri olma riskini azaltmak için de sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesi gerektiğine vurgu yapan Doç. Dr. İlker Tinay, “Dengeli beslenme, aktif bir günlük yaşamı sağlayan fiziksel aktiviteler ve düzenli doktor kontrolleri önemli” şeklinde konuştu.


Haber Kaynak : İGFA

LGS tercih süreci başladı

Emlakta fahiş artışa 90 milyon TL'lik ceza

“Orta Koridor en çok Kazakistan’a yarar"

Pençe Kilit'te 2 terörist etkisiz!

Yaşam Maliyeti en pahalı dünya şehri Hong Kong... İstanbul 55 sıra yükselde, 13'üncü sırada

İçişleri'nden Kuyu-6! 6 suç örgütü daha çökertildi

Devlet destekli tarım sigortalarında büyük artış

DP'li Altıntaş'tan ekümeniklik tepkisi

CHP’li Kayabaşı’ndan mitinge davet

Bursa Devlet Tiyatrosu tüm ödülleri topladı

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi değişiyor mu? Bursa nasıl etkilenecek?

TSK Personel Kanunu'nda değişiklik yapıldı

Erdoğan imzaladı... 19 fakülte kapatıldı, 14'ü açıldı!

İstanbul Sabiha Gökçen’den Edinburgh’a yeni hat

Milletvekili Prof. Dr. Vahit Kirişçi, Bakan Kacır’ı ziyaret etti