Birincisi, BM`nin uluslararası işlerde oynadığı önemli rolün desteklenerek, BM Tüzüğü`nün amaç ve ilkelerine sadık kalınıp, ülkelerin gelişme yolu ve sosyal sistemini seçme haklarına saygı gösterilmelidir.
İkincisi, önemli uluslararası ve bölgesel sorunların siyasi yollarla çözülmesinde ısrar edilerek, ülkeler arasında yaşanan anlaşmazlıkların diyalog kurarak çözümüne saygı gösterilmesi ve askeri kuvvete başvurmaktan kaçınılması gerekir.
Üçüncüsü, hegemonyaya karşı çıkılarak uluslararası ilişkilerin demokratikleşmesine hız verilmelidir.
Dördüncüsü, uluslararası ve bölgesel terörle mücadele işbirliğinin güçlendirilerek, terörizm, bölücülük ve aşırıcılıktan oluşan "üç kötü güçle" mücadele edilmelidir.
Beşincisi, küresel ekonominin dışa açık şekilde büyümesinin ilerletilmesi ve inovatif kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınmanın hızlandırılması gerekir.
Altıncısı, ekonomik küreselleşmenin dışa açık, kapsayıcı, evrensel faydaya dayalı ve dengeli olarak gelişmesi sağlanarak, küreselleşmede yeniden denge kurulmalıdır.
Yedincisi, küresel ekonomik yönetişim sisteminde reform ilerletilerek, yeni kalkınan ve gelişmekte olan ülkelerin temsil ve söz hakkı arttırılmalıdır.
Sekizincisi, çok taraflı küresel ticaret sistemi korunarak, her türlü ticari korumacılığa karşı koyulup, Dünya Ticaret Örgütü`nün ticaretteki rolü desteklenmelidir.
Dokuzuncusu 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi`nin hayata geçirilmesine hız verilmelidir.
Son olarak, Avrasya kıtasında bağlanırlığın güçlendirilerek bölgesel entegrasyonun hızlandırılması gerekir.
Wang, söz konusu on noktanın dışında üç ülkenin, iklim değişikliğiyle mücadele, insan hakları çalışmalarının sağlıklı gelişmesi ve Shanghai İşbirliği Örgütü ve BRICS mekanizmalarıyla işbirliğinin güçlendirilmesi üzerine anlaşmaya vardığını iletti.
Wang Yi, dün Yeni Delhi`de düzenlenen Çin, Rusya ve Hindistan Dışişleri Bakanları 15. Toplantısı`ndan sonra iki ülkenin dışişleri bakanlarıyla beraber basın mensuplarının karşına geçti.
Wang, bundan önce Hindistan Dışişleri Bakanı Sushma Swaraj ile de bir araya geldi.
