Tarih: 19.11.2017 16:58

AK Parti Adıyaman Merkez İlçe Kongresi

Facebook Twitter Linked-in

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, son günlerde ABD`de Rıza Sarraf üzerinden devam eden bir davanın ana gündemlerinden biri haline ağırlıklı şekilde gelmeye başladığını belirterek, "Buradan çok net bir şekilde söylüyorum; bu dava siyasi bir davadır, hukuksal hiçbir altyapısı ve dayanağı yoktur. FETÖ terör örgütünün 17-25 Aralık sürecinde Türkiye`de yapmak isteyip de başaramadığı, başarısız hukuk darbesi girişiminin ABD üzerinden Türkiye`ye karşı yürütülmesinden başka hiçbir anlam ifade etmemektedir." dedi.

Bozdağ, partisinin Adıyaman Cumhuriyet Spor Salonu`nda düzenlenen merkez ilçe kongresinde yaptığı konuşmada, son dönemlerde ABD`de Türkiye`ye karşı bazı olayların yaşandığına işaret etti.

Bu gelişmelerin ikili ilişkilere verdiği zararlara değinen Bozdağ, şöyle devam etti:

"Son günlerde ABD`de devam eden bir davada bizim ana gündemlerimizden biri haline ağırlıklı şekilde gelmeye başladı. O da nedir? O da şu; Rıza Zarraf üzerinden yürütülen soruşturma ve açılan dava. Buradan çok net bir şekilde söylüyorum; bu dava siyasi bir davadır, hukuksal hiçbir altyapısı ve dayanağı yoktur. FETÖ terör örgütünün 17-25 Aralık sürecinde Türkiye`de yapmak isteyip de başaramadığı, başarısız hukuk darbesi girişiminin ABD üzerinden Türkiye`ye karşı yürütülmesinden başka bir şey değildir. Buradan bazı soruları soruyorum, halkımızın da bu soruları sormasını ve ABD yetkililerinin de bu soruları yanıtlamasını bekliyorum. Dosyada kullandığınız sözde deliller, nerede, ne zaman nasıl ve kimden elde ettiniz? Türkiye`den adli yardımlaşma talep edip de Türkiye`den aldığın belgeler mi, yoksa başka yerlerden başka şekillerde elde ettiğiniz kağıt parçaları, dijital veriler, oluşturulmuş deliller mi? Dosyadaki sözde bu delillerin aslı mı var, yoksa kopya mı veya oluşturulmuş sahte deliller mi? Bunun da üzerinde durulması lazım. Dosyadaki raporlar ve diğer evrakta kimlerin imzası var? Bunların adları, unvanları nedir? Bunları açıklayın. `Rapor var` diyorlar o zaman bu raporları açıklayın, tüm dünya görsün. Raporun altında kimin imzası var? Bunların doğru olup olmadığını nereden anlamış? FBI ajanının evinde, bu sizin elinizdeki uydurma sahte delillerin, oluşturulmuş şeylerin aslı mı var, yoksa o mu uydurdu, yoksa ona uyduran birileri mi verdi? Neyle mukayese etti de bunların doğruluğuna karar verdi? Elinde doğru olan bir şey mi var ki onunla mukayese etti, `bu doğrudur` diye teyit etti, bilirkişiye mi gönderdi? Yok böyle bir şey. Dosyadaki sözde delilin aslı FBI ajanında var da onla karşılaştırarak mı doğruluğuna karar verdi? Yoksa kendi işkembesinden atarak mı karar verdi? FBI ajanına kim bu delili verdi, kim doğrulattı, kim buna `böyle bir rapor ver` diye talimat verdi."

"Siyasal operasyon var"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, ortada bu konuda delil olmadığına dikkati çekerek, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı yürütülen yargı kullanılarak yürütülen siyasal bir operasyonun olduğunu ifade etti.

Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Amerikan yargısı, tutuklandığı günden beri Rıza Zarrab ve diğerlerini tehdit ederek `Eğer dediklerimizi kabul edip altına imza atarsan hemen hürriyet, atmazsan 35 yıl, 140 yıl, 150 yıl, şu kadar yıl hapis cezası alırsın` diye tehdit ediyorlar. Böyle bir yargı olur mu? Hukuk devleti diyorlar, hukuk devleti bu mu? Siyasal hesapları yapmak hiç işlemediği bir suçu, insana işledim diye kabul ettirmek için hukuk devletinde baskı yapılır mı? Zorluyorlar, `Türkiye`nin aleyhine, Türkiye Cumhuriyeti devletinin, kurumlarının, organlarının aleyhine şu şu beyanlarda bulun, biz sana seninle ilgili şu kıyakları çekelim` diyorlar. Beyanları da yazmışlar vermişler. Sonra da kalkıp o beyanları aldıktan sonra Türkiye`ye karşı daha başka operasyonların içine girecekler."

"Bu tür operasyonlar size fayda vermez" diyen Bozdağ, şunları kaydetti:

"Türkiye kendi çıkarlarını koruma konusunda gerekenleri bugüne kadar yapmıştır, bundan sonra da yapacaktır. Bir kez daha söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti devletinin İran ile olan ticari ilişkilerinde, ulusal hukuka da uluslararası hukuka da aykırı en ufak işlem yoktur. Her işlem ulusal ve uluslararası hukuka uygun yapılmıştır."

(Sürecek)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —