Grip mevsimi geldi çattı. Ani hava değişikliklerinin yoğun olarak yaşandığı sonbahar-
kış mevsimlerinde grip ve nezle gibi üst solunum yolu enfeksiyonları da artış gösteriyor. Alınan basit önlemler ve aşılar ile aslında gripten korunmak mümkün. Liv Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Aslı Çurgunlu, kışı grip olmadan geçirmenin yollarını anlattı...
Nezle ile grip arasındaki fark nedir?Nezle veya
soğuk algınlığı; hapşırık, burun akıntısı ya da burun tıkanıklığı, boğaz
ağrısı, öksürük, yüz ve alın bölgesinde dolgunluk hissi gibi belirtilerle ortaya çıkan üst solunum yollarının viral enfeksiyon hastalığıdır. Erişkinlerde genelde ateş görülmez. Bir hafta sonra şikayetler azalır. Grip ise daha ağır şikayet ve bulgularla seyreden bir enfeksiyondur. Hastalarda ateş, şiddetli halsizlik, kas ağrıları, baş ağrısı, öksürük gibi belirtiler görülür. Ayrıca boğaz ağrısı, nezle, burun akıntısı veya tıkanıklığı gibi bulgular da görülebilir. Gribal enfeksiyonlarda korkulan tablo; hastalarda sinüzit, orta kulak iltihabı, zatürre gibi komplikasyonların ortaya çıkmasıdır.
BOL SIVI ALIN Antibiyotikler gripte faydalı mı?Antibiyotikler, viral enfeksiyonlarda etkili değildir, dolayısıyla kullanılmasının bir yararı yoktur. Grip enfeksiyonuna bakteri kaynaklı durumlar (sinüzit, orta kulak iltihabı, zatürre gibi) eklenmişse antibiyotik faydalı olur ve kullanılmalıdır. Grip tedavisinde ağrı kesici ve ateş düşürücüler, bol sıvı alımı ve yatak istirahati; şikayetlerin azalmasına yardımcı olur.
ÖNCELİKLE GRİP AŞISI OLMASI GEREKENLER KİMLERDİR? 65 yaş ve üstündeki kişiler.
Kronik hastalığı olan kişiler (diyabet, kronik kalp hastalığı, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), kronik karaciğer, böbrek hastalığı)
Kanser, organ ve kemik iliği nakli yapılan, bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler ve bu hastalara bakan kişiler.
Hastanelerde çalışan doktor, hemşire, hastabakıcılar, kreş ve huzurevleri çalışanları.
Yüksek risk grubundaki kişilerle yakın temasta olan kişiler, grip aşısı yaptırmalıdır.
Grip aşısı ne zaman yaptırılmalı?Ekim-Kasım aylarında yapılması önerilmekle birlikte, enfeksiyonun görüldüğü tüm kış ayları boyunca da yaptırılabilir.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRMENİN YOLLARIGüne güzel bir kahvaltı ile başlayın: Her yeni güne düzenli yapılan bir kahvaltı
ile başlamak çok önemli. Özellikle
kahvaltıda kaliteli proteinlerin yer aldığı
yumurta, peynir gibi besinler tabağınızda
olmalı.
Düzenli egzersiz yapın: Hafif tempolu
, haftada dört-beş kere ortalama 30 ila
45 dakika egzersiz yapmayı ihmal etmeyin.
Yeterli miktarda su tüketin: Havaların
soğuması ile azalan sıvı tüketiminizi
artırmayı ihmal etmeyin. Çay, kahve
gibi içecekler suyun yerini tutmaz, aksine
vücudunuzun ihtiyaç duyduğu su
gereksiniminin artmasına neden olur. Bu
sebeple, su içmek için susamayı beklemeyin.
Her gün 10-12 bardak su içmeye
özen gösterin ve bunu dört mevsim alışkanlık
haline getirin.
Hijyen-el hijyeni: Hastalığın bulaşmasını
önlemek için elleri sık sık sabun ve
suyla yıkamayı ihmal etmeyin.
Meyve ve sebze yemeye özen gösterin: Mevsimine göre taze sebze-meyveyi
yeterli miktarda ve çeşitlendirerek
tüketin. İçinde bulunduğumuz sonbahar
ile beraber doğal olarak sebze ve meyve
çeşitleri azalmış olsa da bu dönemde
çıkan ürünler bağışıklık sistemimizin
güçlenmesine katkı sağlayacaktır.
Patlıcan, havuç, ıspanak, taze fasulye,
kırmızı biber, karnabahar, kereviz,
portakal, nar, greyfurt, ayva, armut,
elma, kivi gibi sebze ve meyveleri sofralarınızdan
eksik etmeyin.
Haftada üç kez balık tüketin:Bağışıklık
sisteminiz için yeterli Omega-3
alımına özen gösterin. Omega-3 tüketimi
bağışıklık sisteminizi güçlendirirken,
aynı zamanda sizi sonbahar depresyonuna
karşı da korur. Haftada iki-üç kez
balık yemek ve her gün herhangi bir ara
öğününüzde iki tam ceviz tüketmek, sağlığınıza
ve mutluluğunuza katkı sağlayacaktır.
Eğer yeterli düzeyde Omega-3 alımınız
yoksa, uzman bir hekimin önerisi
ile Omega-3 takviyesi alabilirsiniz.
Stres hastalandırır Yeterli ve kaliteli uyuyun: Düzensiz
ve az uyuyanların vücut direnci zayıfladığı
için hastalıklara daha kolay yakalanırlar.
Beyin, karaciğer, akciğerler, hatta
kasların bile sorunsuz çalışabilmesi için
sıcaklığı kontrol edebilmesi ve hormonları
salabilmesi gerekir. Uykusuz kalmak,
vücudun bunları yapmasını zorlaştırır.
Grip aşısı yaptırın: Grip aşısı yaptırmadan
önce mutlaka doktorunuza danışın.
Özellikle yaşlı, çocuk ve kronik
hastalığı olanların grip aşısı yaptırması
önerilir. Grip aşısı, bağışıklık sistemini
çalışmaya teşvik eder. Aşı ile vücudunuz,
virüsü nasıl tanıyacağını ve virüse
karşı nasıl savaşacağını öğretir.
Gereksiz ilaç kullanımından kaçının: Antibiyotikler, sadece bakteriyel enfeksiyonları
tedavi eder. Gereksiz şekilde
antibiyotik almak sağlığınız için tehlikeli
olur ve antibiyotiğe karşı olan direncinizi
yükseltir. Doktor önerisi olmadan,
gereksiz antibiyotik kullanmayın.
Stresten uzak durun ya da stresi yönetmeye çalışın: Vücut, stresi yok
edebilmek için çeşitli maddeler üretirken
dengesini şaşırır ve immün sistemde
çöküş meydana gelir. Bu nedenle stres
dönemlerinde hepimiz daha sık hasta
oluruz.
Protein, bağışıklığı güçlendirir: Protein
alımı, bağışıklık sistemini güçlendirir.
Yumurta en güçlü proteindir. Eğer
doğal yumurta bulabilirseniz, haftada üçdört
tane tüketin.
SOĞUK ALGINLIĞI HİSSETTİYSENİZ... Ilık ve rahat ortamda bulunun ve ağır fizik aktivitelerinden uzak durun.
Ateş ve diğer belirtilerin ağır seyrettiği durumlarda yatak istirahati yapın.
Mukusu yumuşatmak, drenajı sağlamak ve kaybolan sıvıyı tekrar kazanmak için günde en az sekiz bardak su için.
Nemlendiriciler ve su buharı kullanarak çevrenin nemini artırın. Bu, göğüs tıkanıklığının kaybolmasına yardım eder.
Boğaz ağrısını azaltmak için ılık tuzlu su ile gargara yapın.
Hastalığın şiddetini azaltmak için C vitamini kullanın.
BUNLARI UNUTMAYIN! Aşınızı yaptırın. Merak etmeyin, geç kalmadınız.
Alacağınız ilaca doktorunuz karar versin.
Hijyen ve el yıkama, hastalığın bulaşmasını önlemekte çok önemlidir.
Hastaysanız, hem sizin, hem de başkalarının sağlığı için işe gitmeyin.
Doğal beslenmek ve bol sıvı tüketmek, çabuk iyileşmenin en kısa yoludur.
Kaynak: SABAH.COM.TR