Düzyol, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, projenin, Türkiye-Gürcistan sınırından başlayıp Eskişehir`e kadar uzanacak "Faz 0" kısmının bin 334 kilometre uzunluğunda olduğunu ve 56 inçlik borulardan oluştuğunu söyledi.
"Faz 0" içinde birinci ve ikinci ölçüm istasyonlarıyla Eskişehir`deki kompresör istasyonunun bulunduğunu belirten Düzyol, şöyle devam etti:
"İlk etapta BOTAŞ`a (Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ) gaz vermek üzere kullanacağımız kompresör ünitelerini inşa edeceğiz. Şu ana kadar projenin Türkiye`ye gaz taşıyacak (Faz 0) dediğimiz kısmında yüzde 80`lik bir ilerleme var. Diğer taraftan Eskişehir`in batısından başlayarak Avrupa`ya kadar uzanacak olan karasal boru hattı ve deniz geçişlerinin olduğu kısımda da yaklaşık yüzde 45`lik bir ilerleme kaydedildi. Projenin toplamına bakıldığında yüzde 70`lik bir ilerleme söz konusu."
Düzyol, projenin Çanakkale deniz geçişinin de bu yaz sonunda gerçekleştirileceğini, burada çalıştıkları Malezyalı şirketin, kendini akıntıya karşı dengeleyebilen ve suyun üzerinde hiç hareket etmeden kalabilen bir gemiyi bölgeye getirerek deniz geçişini inşa edeceğini anlattı.
Çanakkale deniz geçişi için 36 inç çapında ikiz boru hattı döşeneceğini dile getiren Düzyol, şunları söyledi:
"Yaz içinde o bölgede boru stok sahaları oluşturulacak. Üretimine başlanan borular, sahaya geldikçe gemi üzerinde kaynak ve indirme işlemleri yapılacak. Bu yıl sonuna kadar söz konusu kısımla (Faz 0) ilgili mekanik işlerin tamamının bitirilmesi planlanıyor. Ardından, devreye alma çalışmaları başlayacak. 2018`in Ocak itibarıyla ilk test gazı verilecek. Boru hattı o gazla doldurulacak, hem BOTAŞ`ın hem de Azerbaycan Gaz Tedarik Şirketi`nin payı olarak gaz alınacak. O testler yapıldıktan sonra, inşallah 2018`in Haziran ayında da ticari gaz için hazır olunacak. Operasyon için de çalışmalarımızı başlattık, ciddi miktarda eleman alımı yapıldı. Şu anda onlarla ilgili eğitimler devam ediyor. Bilindiği gibi boru hattının başlangıç kapasitesi 16 milyar metreküp olacak ama 31 milyar metreküpe göre dizayn edildi. İleride Türkiye bu boru hattından 15 milyar metreküp daha gaz alabilecek."
"BOTAŞ YÜZDE 30 TASARRUF ETTİ"
Düzyol, TANAP`ta revize ettikleri bütçenin 8,5 milyar dolar olduğunu ve ilk hesaplamalarına göre 3,2 milyar dolar tasarruf sağladıklarını da dile getirdi.
Bu yatırım tutarının biraz daha düşebileceğine dikkati çeken Düzyol, "Yatırım dönemi ve bankalarla yapılan müzakereler devam ediyor. Tasarruf edilen 3,2 milyar doların yüzde 30`u BOTAŞ`ın harcaması gereken bir paraydı. Türkiye açısından ciddi bir tasarruf oldu. Aynı şekilde Azerbaycan için de yüzde 58 pay sahibi olması sebebiyle ciddi tasarruflar söz konusu. Dolayısıyla herkesin kazandığı bir noktaya geldik. Şu ana kadar imzaladığımız kontrat miktarı ise 5 milyar doların üzerinde. Uluslarası finans kuruluşlarından sağlanan finansmanlar da yakın zamanda kullanılmaya başlanacak." ifadelerini kullandı.
"AVRUPA İÇİN 2019`DA HAZIR OLUNACAK"
Takvimlerine göre Avrupa`ya gaz verebilmek için gerekli tüm çalışmaların 2019`un Temmuz ayı itibarıyla bitirileceğini aktaran Düzyol, şunları kaydetti:
"Trans Adriyatik Boru Hattı`nın (TAP) da ilk gaz alma tarihi 2020`nin başı olarak görünüyordu. Yapılan açıklamalar gösteriyor ki, TAP`ta bir miktar gecikme olacak. O yüzden bizim de bir süre beklememiz gerekecek ama TAP gecikmeli de olsa tamamlanacaktır, çünkü Türkiye-Yunanistan sınırında bu gazın 9 büyük alıcısı var. 15 yıllık bir süre için taahhütler verilmiş durumda. Taşı ya da öde taahhütleri bunlar. TANAP her halükarda hazır olacak. TANAP, Güney Gaz Koridoru`nu oluşturan boru hatları içinde en iyi ilerleyen, en maliyet etkin gerçekleştirilen proje. Bu noktada, Türkiye ve TANAP ortakları adına güzel bir iş çıkardığımızı düşünüyorum."
"DOĞU AKDENİZ GAZININ PİYASAYA GİRMESİ UZUN SÜREBİLİR"
Düzyol, tüm ülkeler için olduğu gibi arz çeşitliliğinin Türkiye için de çok önemli olduğunu, Doğu Akdeniz ve Kuzey Irak gazı gibi potansiyel kaynakların çeşitliliğin sağlamasında rol oynayabileceğini dile getirdi. Düzyol, bir doğalgaz arz zincirinin oluşmasının asgari 5-6 yıl aldığını vurguladı.
Doğu Akdeniz gazı için 2020-2021 tarihlerinin çok iyimser olduğunu belirten Düzyol, "Doğu Akdeniz ve Kuzey Irak gibi potansiyel arz kaynaklarının piyasaya giriş yapabilmesi için uzun bir zaman olduğunu düşünüyorum. Akdeniz, boru hattı döşenebilmesi için de problemli bir bölge, ama bunların hepsi aşılabilir. Bu hem ticari hem de politik bir karardır. Önümüzdeki yıllarda İsrail gazı için potansiyel olduğunu söyleyebilirim. Bu gaz ilk etapta Türkiye piyasasına arz edilmek üzere BOTAŞ sistemine giriş yapabilir. Avrupa`ya da taşınması gündeme gelirse TANAP bu konuda bir alternatif oluşturabilir. Bunun için Türkiye`nin Akdeniz kıyısından Eskişehir`in batısına kadar bir interkonektör (ara bağlantı) inşa etmek suretiyle Avrupa`ya da verilebilir." değerlendirmesinde bulundu.
Düzyol, Türkiye`nin Doğu Akdeniz gazını verebilmek için TANAP dışında seçenekleri bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Kaynak: SABAH.COM.TR