Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Bahreyn,
Suudi Arabistan ve Katar`ı
kapsayan Körfez ülkeleri
temaslarının ardından TUR
uçağında gazetecilerin sorularını
yanıtladı. Erdoğan, şu
mesajları verdi:
Başkan Trump`la telefonla görüştünüz. PYD ve FETÖ konusunda tavırları ne olacak?
FETÖ konusunda desteklerini
istedim. Meseleyi yakından takip
edeceğini, ilgili birimlere gerekli
talimatları vereceğini söyledi.
Nitekim görüşmeden iki gün sonra
CIA Direktörü ilk yurtdışı ziyaretini
bize yaptı. Olanları, görüntüler eşliğinde
anlattım. MİT`le de etraflıca
görüştüler.
PYD-YPG konusunda tavır değişikliği beklenebilir mi?
Sayın Trump`a PYD`yi,
YPG`yi devreden çıkarmaları
gerektiğini söyledim.
"Rakka`nın DEAŞ`tan temizlenmesi
işini bunlarla yapacaksanız,
biz orada yer almayız.
Bu işi koalisyon güçleriyle
beraber yapabiliriz" dedim.
PYD-YPG`yle yapılacak bir çalışmanın
Suriye`de bölünmeyi getireceğini,
bizim bölünmeye karşı olduğumuzu
belirttim. O da tüm dediklerimizi
değerlendireceklerini söyledi.
Referandum öncesi kaç ile gitmeyi düşünüyorsunuz?
30 büyük şehrin tamamına gitmeyi
hedefliyoruz. Hem Sayın Başbakan
hem bizim ziyaretlerimizle, çift dikiş
olsun istiyoruz. Yurtdışı seyahatlerimiz
de olacak.
Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş için 2019`a kadar süre olacak. O sürede bir hazırlığınız olacak mı?
Partili cumhurbaşkanına geçişin
ön adımı o süreçte olabilir.
Referandum hayırlısıyla `Evet`le neticelendikten
sonra, bizim partiye kayıt
olma imkanımız doğacaktır. Bu tabii
2019`a yönelik bir geçiş sürecidir.
Muhalefet, `hayır` diyecekler üzerinde bir baskı ortamı olduğu iddiaları üzerine odaklanıyor...
Her akşam televizyonlarda anketörler
değerlendirmelerini yapıyorlar.
Evetçisi de yapıyor hayırcısı da.
Evet`i savunanların varlığını, hayırcılara
bir baskı gibi sunmak doğru
olmaz. Ne düşündüğümüzü elbette
söyleyeceğiz. Bizim hayıra baskı diye
bir derdimiz yok. Ama hayır demekte
hayır yoktur.
AKADEMİSYEN DE SUÇUN BEDELİNİ ÖDER
Akademik camiada ihraçlar tartışma yarattı... İşlenilen suçlardan dolayı siyasetçi bedel ödüyorsa; bürokratlar, teknokratlar bedel ödüyorsa, profesör, doçent veya doktorlar bedel ödemeyecekler mi? Kusura bakmasınlar, ülkemin bölünmesine yol açacak işler içindeyseler; FETÖ, PKK gibi terör örgütleriyle iltisaklıysalar, elbette bir bedel ödemek durumundadırlar. Yasal çerçevede gereken yapılır.
Kaynak: SABAH.COM.TR