Elazığ`da maddi imkansızlıklar nedeniyle üniversite öğrenimini yarıda bırakmak zorunda kalan 27 yaşındaki Hasret Karakoç`un hediye amacıyla satın aldığı baskı yöntemiyle hazırlanan bardak, ailesinin umudu oldu.
Karakoç, 5 yıl önce Eskişehir Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü 2. sınıfta öğrenim gördüğü dönemde babasını kaybetti.
Bu nedenle annesi ve 10 kardeşi ile maddi sıkıntı yaşayan Karakoç, eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı.
Bu süreçte gündelik işlerde çalışan annesine yardımcı olmak için çalışmaya karar veren Karakoç`un yaşamı evlenen iki kardeşine küçük bir hediye almak için fotoğrafçı dükkanında gördüğü baskı yöntemiyle hazırlanan kupa sayesinde değişti.
Kardeşlerine bu kupadan satın alan Karakoç, aynı yöntemle çeşitli hediyelik eşyalar hazırlayarak satmaya karar verdi.
Yaklaşık 2,5 yıldır evine aldığı baskı makinesi ile hazırladığı hediyelik eşyaları satmaya başlayan Karakoç, kısa sürede elde ettiği geliri ile küçük bir dükkan kiraladı.
İşini büyük bir istikrarla sürdüren Hasret Karakoç, hem kendisinin, annesinin ve bekar 6 kardeşinin geçimini sağlıyor hem de iki kardeşinin eğitim masraflarını karşılıyor.
Karakoç, muhabirine yaptığı açıklamada, babasını kaybettikten sonra ekonomik nedenlerle okulunu yarıda bıraktığını, bu süreçte 2 kardeşinin evlendiğini, annesi ve 6 kardeşi ile yaşamlarını sürdürmek için çalışmak zorunda kaldığını söyledi.
Annem bize bakabilmek için bir süre tarla, bahçe ve temizlik işlerinde çalıştı. Ben buna daha fazla sessiz kalamadım. diyen Karakoç, annesinin omuzlarındaki yükü hafifletmek için bir iş yapmaya karar verdiğini belirtti.
O anda beynimde şimşekler çaktı ve `Ben bu işi yapabilirim` dedim
Karakoç, evlenen kardeşlerinin evlerine küçük bir hediye seçmek isterken tesadüfen fotoğraf baskısı ile hazırlanan kupaları gördüğünü anlatarak, O anda beynimde şimşekler çaktı ve `Ben bu işi yapabilirim.` dedim. Daha sonra baskı makinesi satın aldım. Makineyi temin ettiğim yerde yaklaşık iki ay da eğitim aldım. dedi.
Evde hazırlayıp sattığı ürünlerin çevresindeki kişilerce ilgi görmesi üzerine satıştan elde ettiği gelir ile bir dükkan açtığını belirten Karakoç, kendi işini kurmanın mutluluğunu yaşadığını kaydetti.
Annemin ve kardeşlerimin arkasında ben varım. Toplumda özellikle gençlere ve kadın girişimcilere karşı ön yargı ile yaklaşanlar var. Başarım, `yapamazsın, piyasa çok kötü, elinin hamuru ile erkek işine karışma` gibi söylemlerde bulunanlara en büyük cevaptır. Kardeşlerim benim gibi okulunu yarım bırakmak zorunda kalmayacak. Daha sonra inşallah ben de kazancımla kaldığım yerden eğitimime devam edeceğim. ifadelerini kullanan Karakoç, kendisi gibi girişimde bulunmak isteyenlere cesur olmaları çağrısında bulundu.
İşini büyütmek için KOSGEB`e başvurdu
Karakoç, kişinin ayaklarının üzerinde durması için bir yerden başlaması gerektiğine işaret ederek, ilk adımı attıktan sonra başarının geldiğini belirtti.
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (KOSGEB) genç girişimcilere verdiği hibe destekten faydalanmak için başvuru yaptığına ve hazırladığı projeyi sunduğuna dikkati çeken Karakoç, projenin onaylanması halinde işini büyütüp, kendisi gibi genç girişimcilerin elinden tutmak istediğini sözlerine ekledi.
