Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Darbeyi yapanlar da bu eğitim sisteminden ama onlara karşı koyan onlardan çok daha fazla insan vardı. Diğerlerinin elinde silah vardı, bu insanların elinde silahları bile yoktu ama imanı, inancı ve memleket kadar büyük yüreği vardı. Dolayısıyla bu insanların olduğu ülkede `Değerler eğitimi de verilmiyor` demek insafsızlık olur. dedi.
Yılmaz, Bursa`nın Mudanya ilçesi Bademli Mahallesi`nde yaptırılan Bursa Özel Yedi Renkli Çınar Okullarının açılış töreninde yaptığı konuşmada, eğitim seviyesinin kalitesini yükseltmek için özel okulları desteklediklerini söyledi.
İktidara geldikleri 2002 yılında özel okullara giden öğrenci sayısının 200 binin biraz üzerinde olduğunu hatırlatan Yılmaz, şu anda ise 1 milyon 200 bin civarında olduğunu ifade etti.
Yılmaz, bazen bir iki maddeye bakıp eğitim sisteminin eleştirildiğini dile getirerek, PİSA`da (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) Türkiye`nin bilmem kaçıncı sırada olduğu söyleniyor. PİSA`ya bakarsanız Vietnam Amerika`nın önünde. Dolayısıyla tek bir kritere bakarak başka ülkeleri Türkiye`nin önüne koymak doğru değildir. Türkiye`nin petrolü, doğalgazı ve çok büyük madenleri yok ama beşeri sermayesi güçlü. dedi.
Türkiye`nin eğitimde çok iyi bir noktada olduğunu belirten Yılmaz, yurt dışından insanların tedavi olmak için Türkiye`ye geldiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
Sağlık turizmi artıyor, yılda 500 bin insan geliyor. Bu sağlıkta çok iyi bir eğitim verildiğini gösteriyor. Türkiye müteahhitlik sisteminde Çin`den sonra ikinci sırada. Eğitim sisteminden çıkan mühendisler dünyanın her yerinde havaalanı, otoyol ve binalar yapabiliyor ve eserler ortaya koyuyor. Bu durum eğitimimizin başarısıdır. Türkiye, kendi mühendisiyle ATAK helikopteri yapıyor. Türkiye kendi mühendisi, işçisiyle tank yapıyor. Türkiye uydu yaptı mı? En zor teknolojik kazanımlardan birisi. Göktürk 2 uydusunu yaptık ve gönderdik. O halde Türkiye`nin eğitim açısından hiçbir problemi yok. Cenab-ı Allah`a hamdolsun çok iyi bir durumdayız.
Maddi yönden eğitim sisteminin iyi olduğu ama değerler eğitimi yani manevi eğitim açısından sıkıntıların bulunduğuna dair de eleştirilerin yapıldığını dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:
Onun da doğru olmadığı 15 Temmuz`da ortaya çıktı. Bu ülkenin vatanını, bayrağını, milli iradesini ve bütün değerlerini kurtarmak için eşiyle beraber el ele tutuşup çocuklarını da yanlarına alarak sokağa çıkan öğretmenlerimiz oldu. Öğretmenimiz şehit oldu. Bir başka durumda ise kendisi öğretmen olan kardeşimizin eşi şehit oldu. Üniversitede hukuk fakültesinde okuyan bir öğrencimiz şehit oldu. Üç tane de gazimiz vardı. Doğrudur, darbeyi yapanlar da bu eğitim sisteminden ama onlara karşı koyan onlardan çok daha fazla insan vardı. Diğerlerinin elinde silah vardı, bu insanların elinde tek bir silah gören oldu mu? Silahları bile yoktu ama imanı, inancı ve memleket kadar büyük yüreği vardı. Dolayısıyla bu insanların olduğu ülkede değerler eğitimi de verilmiyor demek insafsızlık olur. Bundan sonra da birlik ve beraberliğimizi devam ettirdiğimiz sürece 79 milyon kardeş olacağız, birbirlerimizin kusurlarını görmeyeceğiz. Aksine kusurları örteceğiz, güzellikleri ve iyilikleri öne çıkaracağız.