Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, yeni anayasa paketi ve başkanlık sistemine ilişkin, Bundan sonra bu ülkede Allah`ın izniyle seçime gidilirken bu milletin yüreği ağzına gelmeyecek. `Acaba seçimlerden tek başına hükümet çıkacak mı?` diye bir dert ilelebet bu milletin tarihinden sökülüp atılacak. Çünkü kim seçilirse seçilsin, 5 yıllığına ve en az yüzde 51 oy oranıyla seçilecek. Koalisyon derdinden kurtulacağız. dedi.
Denizli programı çerçevesinde Honaz ilçesine gelen Zeybekci, ilçe kaymakamlığını ziyaret etti. Zeybekci`ye Honaz Belediyesi Halk Eğitim Merkezi resim öğretmeni Seda Bostancı`nın yaptığı kendisinin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın kara kalem resimleri hediye edildi.
Zeybekci, daha sonra partisinin il başkanlığınca düzenlenen İlçe Danışma Toplantısına katılarak, burada partililere hitap etti.
Türkiye`nin 15 Temmuz`da karşı karşıya kaldığı darbe girişiminin, işgal girişimi olduğuna dikkati çeken Zeybekci, ülkenin yaşadığı bütün darbelerin millette derin yaralar açtığını ancak 15 Temmuz`un bunlardan farklı olarak Türkiye`yi işgal amacıyla yapıldığını söyledi.
Zeybekci, 15 Temmuz`da altın harflerle demokrasi destanı yazıldığını dile getirerek, Dünyada hiçbir millet tankın namlusuna göğsünü dayamaz. Dünyanın hiçbir ülkesinde boğaz köprüsündeki gibi ellerinde bayraklarla otomatik tüfeklere tanklara karşı yürümez. Ancak bu aziz milletin evlatları yürür bu şekilde. Ellerinde tek bir silahları vardı o da Türk bayraklarıydı.
Bu milleti hesap etmediler, bu milletin dua ile övülmüş millet olduğunu, korkusuz olduğunu, diz çökmediğini, namerde aman demediğini, Orhun Anıtları`nda yazdığı gibi kıyamet kopmadıkça bu milletin yok olmayacağını unuttular.
Bu millet bu coğrafyada, tarih boyunca dimdik yoluna devam edecek. diye konuştu.
Türkiye`nin FETÖ`nün darbe girişiminin yaralarını hızla sardığına işaret eden Zeybekci, böyle bir girişimin İngiltere, Fransa ve Almanya gibi bir Avrupa ülkesinde yaşanması durumunda, etkisinin 6 ay atlatılamayacağını savundu.
Zeybekci, dünyanın yeni bir sürece girdiğini, Türkiye`nin bulunduğu coğrafyada, yeni haritaların çizildiğini, Türkiye`nin de buna kayıtsız kalmasının istendiğini, önünün terör örgütleri ile kesilmeye çalışıldığını ifade ederek, Dünyada bunlar yapılırken, Bize `Siz işinize bakın, sınırların dışına çıkmayın, hatta o sınırlardan bir kısmını biz alacağız. Biz bu tarafta ne yapacaksak siz bunları görmezden gelin` deniyor. Bu topraklar bize ecdadın emanetidir. Biz de `bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın` demeyeceğiz. ifadelerini kullandı.
Türkiye`nin de önemli günler geçirdiğine dikkati çeken Zeybekci, Türkiye için tehdit neredeyse, Suriye`de ise Irak`ta ise ordadır. Bana garez eden tehdit neredeyse ensesinde biteceğiz. İçerde huzurlu olmak için dışarda güçlü olmak zorundayız. Türkiye de bir doğum sancısı yaşıyor. Büyük günlerin habercisi olan sancıları yaşıyoruz. Onun için zaten tek bir hedefleri var. Bu yüzden bu milleti ayakta tutan, bir tek mesajı ile milyonları sokaklara döken o lider. Bütün düşmanların okları Recep Tayyip Erdoğan`ı hedef alıyor. değerlendirmesinde bulundu.
Zeybekci, hazırlanacak yeni anayasa ve başkanlık sistemiyle Türkiye`nin geleceğiyle ilgili bir çok meselenin çözüleceğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bundan sonra bu ülkede Allah`ın izniyle seçime gidilirken bu milletin yüreği ağzına gelmeyecek. `Acaba seçimlerden tek başına hükümet çıkacak mı?` diye bir dert ilelebet bu milletin tarihinden sökülüp atılacak. Çünkü kim seçilirse seçilsin, 5 yıllığına ve en az yüzde 51 oy oranıyla seçilecek. Koalisyon derdinden kurtulacağız.
Bunun bir parti meselesi değil, milli bir mesele olduğunu, MHP`nin `söz konusu vatansa gerisi teferruattır` anlayışı ve uzlaşma tavrıyla bu milletin demokrasideki arızayı tarihe gömeceğini aktaran Zeybekci, Birileri karşı çıkacak tabii ki. Biliyorlar ki kendileri gibi ucuz siyaset yapanlar, önce vatan, millet demeyenler bundan sonra hayat bulamayacak. değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Parlamentosu`nda (AP) Türkiye ile ilgili yapılan oylamaya da değinen Zeybekci, sözlerini şöyle tamamladı:
Türkiye`nin üyelik sürecini askıya alalım` dediler. Böyle bir yetkileri yok. Kaldı ki bir hafta önce 28 ülkesinin dışişleri bakanları toplandı. 27`si bu `coğrafyanın temel direği Türkiye`dir, varlığı bize güç verir` dedi. Sadece Avusturya buna karşı çıktı. Çünkü onlarda halen Viyana`yı unutamadı. O tarih geçti artık. Biz Yunus`un dediği gibi kavgaya değil, gönüller yapmaya geldik. AB bizim için olmazsa olmaz değil. Bizim için tam üyelik öncelik değil, bu aziz milletin AB standartlarında hayat sürmesi hatta daha iyi koşullarda yaşaması vazgeçilmez bir konu. Ben kendim bu hedefe ulaştıktan sonra Türkiye AB`ye üye olsa ne olur, olmasa ne olur.