Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi`nde Gazi ve Şehit Yakınları Atama Töreni`nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ`nün oynadığı mağdur edebiyatına dikkat çekti. Erdoğan Şimdi ne diyorlar, mağdurlar var. Kusura bakmayın. Gerçek mağdur şehidimin yakınları. Bu zemini hazırlayanlara mağdur olarak mı bakacağım? Bunlar bizim haremimize girdiler, Bunlar ümmeti parçaladılar. Bunlar sapık . diyerek tepki gösterdi. Erdoğan asıl mağdurun millet olduğu vurgusunu yaparak kesin bir dille uyarıda bulundu;
Eğer benim yakın arkadaşlarımın arasında da varsa onlara da sesleniyorum sakın bize mağdur edebiyatı yapmayın arkadaş. Benim mağdur ve mazlumlarım burada? Şimdi mektuplar geliyor. Hepsi aynı kalıptan kandırıyorsunuz.
İşte o konuşmadan satırbaşları:
15 Temmuz zaferinin sahibi milletin kendisidir. Ben böyle bir milletin mensubu olmaktan Allahıma hamd ediyorum, şeref duyuyorum. Bu millet yeniden Kurtuluş mücadelesini ortaya koydu. Yeniden Seyit Onbaşılarımız ayağa kalktı. Bizim sorumluluğumuz daha çok artıyor. Birbirimizi Allah için daha çok seveceğiz. Aramıza nifak sokanlara `Hep birlikte Türkiye`yiz` diyeceğiz.
ŞEHİT SAYISI 241 DEĞİL 246
Ben bugüne kadar 241 kardeşimiz şehit oldu dedim ama o gece trafik kazalarında 5 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ben onun için 246 şehidimiz var diyorum. O bölgelere gelirken trafik kazalarında şehit olan kardeşlerimizi de dahil ettik. Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyiniz onlar ölü değil, diridirler diyor Rabbimiz. Onlar bizimle beraber.
İKİ YILDA 17 BİN 274 ATAMA
Ataması yapılann her bir kardeşimi tebrik ediyor, kendilerine başarılar diliyorum. İki yılda terörle mücadele yasası kapsamında yaptığımız atama sayısı 17 bin 274`ü buldu.
Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlıkları yanında bizim kendilerine sunduğumu imkanların sözü dahi edilemez. Eskiden şehitlik ve gazilik şartları çok dar tutulmuştu. Biz siviller dahil, tabi afet mağdurları dahi, güvenlik hizmetlerinde çalışırken malul olanlar dahil kapsamı olabildiğince genişlettik. Devletin ve milletin hizmetinde görev yapan herkesin şehit yakınlığı ve gazilik statüsü kazanabilmesini sağladık.
HİÇ BİR MADDİ KARŞILIK İNSANIN CANINDAN DAHA KIYMETLİ DEĞİL
Medyada ve muhalefet partileri içinde hala şehit yakınlarını ihmal ettiğimiz yönündeki eleştirilere şunu söylüyorum, Biz 2011 yılında farklı bakanlıklar ve kurumlar için yönetilen çalışmaları Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı`nda topladık. Bu bir ilkti. Şehitlerimizin mirasçılarına ciddi miktarda nakdi tazminat ödeniyor. Emekli aylığı bağlanıyor, 30 yıl üzerinden ikramiye veriliyor. Tabi hiç bir maddi karşılığın insanın canını feda etmesinden daha kıymetli olmadığını biliyoruz. Amacımız bu ülkede hiç kimsenin aç kalmamasını, herkesin insanca bir hayat sürdürmesini sağlamak. hedefimiz bu inşallah bu gerçekleşecek.
DEVLET MİLLETE AİTTİR
Türkiye`nin 15 Temmuz`da yaşadığı hadiseye bir çok farklı açıdan bakmak mümkün. Biz Türkiye nasıl kurtulur, devletin sahibi kimdir sorularına cevap arayan bir ülkeydik. 15 Temmuz`da buna net bir cevap bulduk. Devletin sahibi millettir. Türkiye`yi kurtaracak yegane güç de milletin kendisidir. Millete rağmen olmaz. 15 temmuz darbe girişimi FETÖ`Nün devleti gaspetme çabasının son halkasıdır.
ÜMMETİ PARÇALADILAR BUNLAR SAPIK
Şimdi ne diyorlar, mağdurlar var. Benim oğlum böyle yapmadı diyorlar. Kusura bakmayın. Gerçek mağdur şehidimin yakınları. Bu zemini hazırlayanlara mağdur olarak mı bakacağım? Bunlar bizim haremimize girdiler, Bunlar ümmeti parçaladılar. Bunlar aileyi parçaladılar. ısmarlama evlendirme törenleri yaptılar. Pensilvanyadakinin onlara şah damarından yakın olduğunu söylediler. Bunlar sapık ya.
YANIMDA MİLLETİMDEN BAŞKA KİMSEYİ BULAMADIM
Bu pazarlamacıların alıcıları da zaten hazırmış. Bu yapının gerçek yüzünü anlamak bir hayli güç hale geldi. Bir yanda eğitim gibi hayır gibi çalışmalar öne çıkartılırken diğer yandan örgütün tepesinden aşağı doğru süzülen şüphe yığını pek çoklarını rahatsız etti. 2010 yılından itibaren bu yapıya karşı açık tavır almaya başladığımda yanımda milletimden başka kimseyi bulamadım. Meydanlarda hep `Bunların bankasına para yatırmayın, dershanelerinden okullarından çocuklarınızı çekip alın` diyordum. Sen paranı maaşını onlara yatıracak kadar zekisin. Sonra mağdurum. Ne mağduru ya. Unutmayın, hainlerin de zekisi var.
BU BİZİM ASİLLİĞİMİZ
Biz ihanet etmedik. Eğer ihanet etseydik, hırsımızla hareket etseydik, şahsımı ve ailemi öldürmeye gelenleri ormanda yakaladılar. Onları orada öldürürlerdi ama öldürmediler. Alıp yargının karşısına çıkardılar. Bu bizim asilliğimizden geliyor. Bizim 246 şehidimiz var. O hainlerden kaç tane 39. Demek ki bizim polisimiz bunlarla böyle bir mücadeleye girmedi. Dediler ki yakalayalım, kararı yargı versin.
YAKIN ARKADAŞLARIMA SESLENİYORUM...
Kendi aralarındaki yazışmalarda, `3-5 bomba atılınca, kurşun sesleri duyulunca, uçaklar uçmaya başlayınca ortada kimse kalmaz? dediler. Karşılarında milyonları görünce şaşırdılar ve paniğe kapıldılar.Şimdi birileri diyor ki: Bu nasıl darbe? O tanklardan uçaklardan niye daha çok bomba atılmadı? Bu sorun cevabı basit? Korkuyu unutan, ölümünü göze alan insanlara istediğiniz kadar bomba atın netice değişmez. Sadece daha çok kan dökülürdü daha çok can yanardı. Bizim milletimizin ölüme bakışı başkaları gibi değildir ha?15 Temmuz gecesi 246 değil de 246 bin insan ölseydi bunu diyenler darbeyi kabul edecek miydi? Eğer benim yakın arkadaşlarımın arasında da varsa onlara da sesleniyorum sakın bize mağdur edebiyatı yapmayın arkadaş. Benim mağdur ve mazlumlarım burada? Şimdi mektuplar geliyor. Hepsi aynı kalıptan kandırıyorsunuz.
İDAM AÇIKLAMASI
Benim vatandaşım haklı olarak `idam` diyor. Bunun kararını parlemento verir. Ha böyle bir karar gelirse ben onaylarım. Bazı Avrupalılar diyor ki neden idam diyorsunuz. Bizim ülkemiz demokrasi ile yönetilir. Milletin kararından üstün bir söz yoktur. Dünyanın büyük bir çoğunluğunda idam hala var. Geçenlerde Amerika`da 19 yıl önce tutuklanan birisi infaz edildi. Bize kalkıp akıl verenler o aklı kendilerine saklasın
15 TEMMUZ BİR İŞGAL GİRİŞİMİDİR
15 Temmuz darbe girişimini düzenleyenlerin ülkede bir iç savaş çıkarmak istedikleri çok açıktır. Bunun için 15 Temmuz`u aynı zamanda bir işgal girişimi olarak nitelendiriyoruz. Milletçe 15 Temmuz`u Üstad Necip Fazıl`ın ifadesiyle anlatacak olursak;
Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes
Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es