Tarih: 27.10.2016 15:06

Başbakan Yıldırım: Bizden saklarsanız olmaz

Facebook Twitter Linked-in

9. Yatırım Danışma Konseyi Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi`nde bugün başladı. Konseye, Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Ekonomi Bakanı Nihat Zaybekci, Maliye Bakanı Naci Ağbal, yurt dışından önemli şirketlerin CEO`ları ve Türk iş dünyasının temsilcileri katıldı. Yatırım konseyinin açılış konuşmasını Başbakan Binali Yıldırım yaptı. Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul`un son on dört yılda küresel firmaların Orta Asya, Doğu Avrupa, Ortadoğu , Afrika bölgelerinin operasyonlarının yönetildiği bir merkez haline geldiğini söyleyerek, Küresel firmalar artık sadece Türkiye`de yatırım yapmıyorlar. Aynı zamanda Türkiye`nin bölgesindeki ülkelerin yatırımlarını da Türkiye`den yönetiyorlar. İstanbul ve Türkiye yatırım ticaret ve finans sektörünün merkezi olması için gerekli adımları atıyoruz. İstanbul Finans Merkezi için kapsamlı bir altyapı çalışması hızla devam ediyor. 7 milyar dolarlık yatırımla bölgesel anlamda, küresel anlamda önemi bir finans merkezi oluşturmayı planlıyoruz. Bu merkez tamamlandığında günlük 80 bin insanın gelip gideceği bir yer olacak. 50 bin çalışanı olacak. 2020 yılına kadar bütün yönleriyle bu merkez tamamlanmış olacak dedi.

Uluslararası iş dünyasının görüş ve önerilerini almak için Yatırım Danışma Konseyi toplantılarını 2004 yılında başlattıklarını söyleyen Başbakan Yıldırım, Bu yıl 9. toplantıyı gerçekleştiriyoruz. Bundan önce sekiz toplantı yaptık. Her yıl değerlendirme ve izleme mekanizmasını da ortaya koyduk. Bunlar raporlanıyor. Bir sonraki toplantıya hazırlanıyor. Şimdiye kadar yirmi değişik ülkeden 1,5 milyona iş sağlayan 66 civarında küresel firmanın temsilcileri bu yatırım danışma konseyine katıldılar. Bugün enine boyuna bütün konuları değerlendireceğiz. Sizlerin görüşleri katkıları önerileri ekonomi dünyamız için yapısal dönüşümleri alacağımızı yeni kararlar içinde önemli bir zemin oluşturacak. Türkiye son 14 yılda çok önemli işler başardı. Bunların hangi alanlarda yaptığımızı ifade edersek yapısal dönüşüm reformları, demokratikleşme yolunda ciddi adımlar attık. Bunlarla beraber kalkınma alanında ekonomik büyüme alanında kayda değer iş yaptığımızı söyleyebiliriz. 2002`de AK Parti hükümetinin göreve geldiği dönemle bugünü kıyaslarsınız burada yapılanların neler olduğunu kolayca göreceksiniz. Rakamlara girip tereciye tere satacak değilim. Türkiye`nin ve dünyanın küresel kriz sırasındaki rakamlarını biliyorsunuz. Dünya ekonomisi 2008`den sonra büyük bir küresel krizle karşı karşıya kaldı. Bu küresel krizin n sorumlusu gelişmiş ülkeler. Gelişmiş ülkelerdeki yanlış yatırımlar ve kazanç iştahı böyle bir küresel krizi ortaya çıkardı. Küresel anlamda güven bozuldu, ülkelerin birbirlerine güvenleri azaldı. Finansal piyasalar daha tedbirli davranmaya başladı. Küresel ticaretin finansmanı zorlaştı. Küresel büyüme azalmaya başladı. Bir anlamda dünya ekonomisi büyümek yerine daralma yoluna gitti. Bu birçok ülke için büyük bir felaket bazı ülkeler için fırsat anlamına geldi. 2009?da başlayan küresel krizle ortaya koyduğumuz kararlı politikalarımız, küresel krizin ilacının yatırım, istihdam ,üretim olması gerektiği gerçeğinden hareketle 2009 dışında yirmi yedi çeyrek boyunca büyümemizi sürdürdük. 2015 yılında küresel krizin yaşandığı dönemde Türkiye yüzde dört büyümeyi yakalamak suretiyle yine de durumu nispeten daha iyi yılı kapatan ülkelere arasında yer aldı. Yüzde üçün altındaki büyümelerle ülkede ilave istihdam yaratamaz, ekonomide ciddi sıçrama gerçekleştiremezsiniz. Büyümek tamam ama büyüme belirli bir barajını üstünde olması lazım. Orta vadeli planda yüzde beşin büyümeyi tutma için bütün kurgumuzu buna göre yapıyoruz. Yaparken de mali disiplinden vazgeçecek değiliz. Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmak gibi bir amacımız yok. Hem hem mali disiplini yapacağız hem de büyümeyi belirli düzeyin üstünde tutmak için uzun vadeli üretime istihdama yönelik ihracata yönelik tedbirlerle yapacağız dedi.

Güvenin yatırımcı için en büyük beklenti olduğunu söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, Güvenin devam etmesi yatırımcı için uzun vadede yeni projelerin hayata geçmesi anlamına gelir. Güven noktasında zerre kadar tereddüdünüz olmasın. Daha güvenli güçlü siyasi iktidar hem de sürekli kendini yenileyen yapısal reformlarını hız kesmeden devam ettiren yatırımcının beklentilerini karşılayan bir yönetim anlayışı bir yönetim iş başında. Türkiye 3,5 ay önce büyük bir olay yaşadı. 15 Temmuz`da Türkiye bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. Size şaka gibi belki ama silahlı bir darbe teşebbüsünü silahsız bir güç ile alt eden bir Türkiye`den bahsediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti`ni ülkesinin bayrağını geleceğini seven vatandaşlarımız silahlı darbecilere karşı göğsünü siper ederek darbe yapmak isteyenlere darbe vurdu. Demokrasiyi yok temek isteyenlere gerekli cevabı verdi. Türkiye Cumhurbaşkanı`mızın liderliğinde, onun kararlı tutumuyla demokratik yollarla seçilmiş hükümetimizin kararlılığıyla ve milletimizin topyekun bir olarak meydanları doldurmasıyla büyük tehlikeyi alçakça girişimi bertaraf etmiş, ülkeyi karartmak isteyenlere hak ettikleri cevap vermiştir. Darbenin bastırılması Türk milleti ekonomiyi de teminat altına aldı. Türk ekonomisinin darbe sonrası görünümü, herhangi bir olayla görünen görünümden hiçbir farkı olmadı. Göstergeler, değişimler çok sınırlı kaldı. Merkez Bankası bile bile piyasalara müdahale ihtiyacı duymadı. Ekonomik hayat normale döndü. Bankacılık işleri rahat rahat yapılmaya devam etti. Kamunun bütün kurumaları da tıkır tıkır darbe girişiminden sonra işlerini görmeye devam etti. Ekonomimiz gücünü korudu hiçbir sarsıntı yaşamadı. Herkes Türkiye ekonomisinin de demokrasisinin de sağlam temellere oturduğunu gördü. Alçak saldırı karşısında kararlı duruş sergileyen iş dünyamıza aziz milletimize şükranlarımı sunuyorum. Yanı başımızdaki ülkelerde toplumsal acılar yaşanıyor. Ortak akıl etrafında bir araya gelerek sorunların çözüleceğine inanıyoruz. Ekonomimizle ilgili bilgileri size verdim. Biz yönetim olarak görevimizin sizlerin işini kolaylaştırmak, iş yapma iştahınızı iş yapma kararlılığınızı arttırarak sizin yatırımı üretimi siz yapacaksınız bütün dünyada siz pazarlayacaksınız parayı siz kazanacaksınız. Ama birçok insana istihdam sağlayacaksınız. Bize düşen görev de sizin önünüzü açmak derdinize çözüm üretmek engelleri kaldırmak. Onun için sizden şunu istiyorum. Burada her şeyi açık açık söyleyin siyaset yapmayın. Söylersek şikayet anlamına gelir bundan sonra işlerimiz daha zora girer düşünmeyin gerçekleri bizden saklarsanız olmaz. Kader birliği yapmışız emek göstermişiniz taş üstüne taş koyan kalkınmaya katkı sağlayan istihdam oluşturan ekonomimizin büyümeye katkı sağlayan herkesin başımız üstüne yeri var. Yatırım yapan hiç kimseye biz yabancı gözüyle bakmayız. Yabancı mefhumu yatırım yapanlar için geçersizdir. Bu ülkeye yatırım yapan bu ülkenin girişimcisi firmasıdır. Hiçbir kısıtlama getirmeden ayrım yapmadan bütün sağladığımız imkanları sizler de aynı şekilde yararlanacaksınız dedi.

Bugünkü toplantının ana amaçlarında birinin bir önceki yılın muhasebesini yapmak olduğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, Yeni yıldaki sizlerden müjdeli haberleri dinlemek bizim üzerimize ne düşüyor onları sizden daha elverişli yatırım ortamı oluşturmak daha fazla küresel yatırımcı için cazibe merkezi yapmak için neler yapabileceğimizi sizlerden duyacağımız önerilerle talepler gözden geçireceğiz. Haziran`dan bu güne kadar ciddi anlamda ekonomiyi ilgilendiren yatırımcı yasal düzenlemeler yaptık ciddi tedbirler yaptık. Yatırımcı ne bekliyor biz ne verebiliriz. Tek taraflı alışveriş yok. Kazan kazan esasına göre olacak. Bu destekler önümüzdeki engelleri kaldırmak yönünde olabilir. Başka finansal destek olabilir. 2017 bizim için yatırım hamle yılı olacak. yatırım hamle yılında da yeni yeni desteklerimiz var. sizin iştahını arttıracak çok önemli kararlar var diye konuştu.

Öte yandan toplantı öncesi aile fotoğrafı çekildi. 

Ahmet Faruk Sarıkoç
 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —