Tarih: 16.10.2016 13:44

FETÖ bir nesli yok etti

Facebook Twitter Linked-in

ÖNDER İmam Hatipliler Derneği ve Medipol Üniversitesi tarafından 15 Temmuz Işığında Eğitimi Yeniden Düşünmek üst başlığıyla düzenlenen sempozyum, Marmara Üniversitesi Sultanahmet Yerleşkesi Rektörlük Binası Konferans Salonu`nda gerçekleşti.

Sempozyuma Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Alpaslan Durmuş, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Ayşen Gürcan, Başbakan Başdanışmanı Dr.Necdet Subaşı, ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu, çok sayıda akademisyen, basın mensupları ve öğrenciler katıldı. 

Sempozyum,15 Temmuz gecesinden ve meydan nöbetlerinden fotoğraflardan oluşan sergisinin gezilmesiyle başladı. Sempozyum açılışında konuşma yapan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Türkiye`nin ekonomideki gibi eğitimde de aynı başarıyı yakalama çabası içinde olduğunu söyledi. Bakanlığın eğitim modelleri içindeki imam hatip okullarının halk tarafından her dönemde kabul gördüğünü anlatan Erdem, imam hatipleri farklı kılanın arkasındaki güçlü STK?lar olduğunu ifade etti.

Konuşmasında 28 Şubat sürecine de değinen Erdem, ?Yakın tarihimizde 28 Şubat`ın çok iyi irdelenmesi gerekir. Çünkü 700 bin öğrenciye kavuşan imam hatipler, o dönemde kapatıldı ve dini duyarlılıkları daha yüksek olan veliler, çocuklarını ilk etapta özel olarak gönderilebilecek okullar olarak, FETÖ örgütünün okullarını gördü. Hem çok hızlı büyüdüler hem de düşündükleri eylemin en büyük hamlesini yapmış oldular. Ama bu da kesmedi onları. Yani bu örgüt eğitimi kötü emellerine alet ederek adeta bir nesli yok etti. Burada hepimizin üstüne düşen sorumluluklar var, bundan dolayı bu sempozyumu çok önemli buluyorum.? dedi. 

15 Temmuz ve Din Eğitimi

Açılış konuşmasını yapan ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu, İmam-hatip okullarının öneminin15 Temmuz darbe girişimi gecesinde daha iyi anlaşıldığını belirterek sözlerine başladı. Bekiroğlu, ?15 Temmuz hadisesi bizim aslında sağlıklı bir din eğitimi geçmişimizin olmadığını gösterdi. Tam da bu noktada imam-hatiplerin çok anlamlı, kıymetli bir yerde durduğuna inanıyorum. Ama maalesef imam-hatiplerimiz, neredeyse 50-60 yıldır siyaset sahnesinde hep tartışıldı. İmam-hatip okullarının tarihi, Türkiye?nin siyasi tarihiyle neredeyse örtüştüğünü söyleyebiliriz. Bu yönüyle imam-hatiplerin çok önemli bir alan olduğunu düşünüyorum.? dedi.

Eğitimde teori ile pratiğin birlikte yürütülmesi halinde daha sağlıklı bir sonuç alınacağını ifade eden Bekiroğlu, ? Çocuklarımızı salt akademik başarı üzerinden değil, sanatsal yetenekleriyle, kültürel ve sosyal aktivite yönleri ile değerlendirmemiz lazım. Bu anlayışı, bu felsefeyi yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya gerçekleştirebilirsek ve bunları bir potada eğitime hizmet edecek duruma getirebilirsek geleceğimiz çok daha iyi olacaktır. Medipol Üniversitesi ile birlikte yaptığımız bu sempozyumun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.? şeklinde konuştu. 

Açılış konuşmalarının ardından sempozyum, ?Eğitim Sorunumuza Odaklanmak? oturumu ile başladı. 1.Oturumda Başbakan Başdanışmanı Dr.Necdet Subaşı, Medipol Üniversitesi?nden Prof. Dr.Bekir Berat Özipek ve Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof.Dr.Birol Akgün, Türkiye?nin Eğitim Sorunu,Siyasal Kimlik ve Eğitim, 28 Şubat üzerinden Türkiye?de Laiklik ve Din Eğitimine Yansımaları başlıklarında sunumlarını gerçekleştirdiler. 

Öğleden sonra başlayan 2.Oturumda, İdeal Eğitim konusu üzerinde duruldu. Doç.Dr.Cennet Uslu, Değişen Dünyada Eğitim?i anlatırken herkes için ideal eğitimin mümkün olup olmadığı sorusu üzerinde durdu. Doç.Dr.Lütfi Sunar, eğitimdeki eşitsizliklere ve bu eşitsizlikleri aşmanın imkanlarına değindi. Din Eğitiminin Hukuki Çerçevesi?ni ele alan Yrd.Doç.Dr.Adnan Küçük, din eğitimi konusunda ABD, AB ve Türkiye arasındaki farkları ve uygulamaları anlattı. 

Eğitimde Revizyon Değil Reform

ÖNDER Yönetim Kurulu Üyesi Doç.Dr.Cihad Demirli?nin moderatörlüğünde gerçekleşen son oturumda ise Türkiye?nin Eğitim Sistemini Dönüştürmek, Reform İçin Yol Haritası, Yeniden Yapılandırma İçin Perspektif ve İlkelerin neler olacağı konuşuldu. 
Tevhid-i Tedrisat kanunundan sonra oluşan dönemdeki deneyimi göz ardı etmemek gerektiğini,  sistemin bir gecede değiştirilemeyeceğini ve bu deneyimin hem avantajlı hem de dezavantajlı yönleriyle bir birikim oluşturduğunu ifade eden Doç.Dr. Hasan Yücel Başdemir, revizyona değil reformlara ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Bunun için de güçlü siyasal bir irade ortaya konmasını gerektiğini vurguladı.  

1739 sayılı kanun bağlamındaki eğitimin temel ilkelerine değinen Alpaslan Durmuş, insan merkezli, ihtiyacı dikkate alan, katılımcı kaliteli ve süreklilik arz eden bir sistemin gerekliliğinden bahsetti.  

?15 Temmuz Bir Umuttu?

15 temmuzun kendisi için ?umut? olduğunu dile getirerek sözlerine başlayan Prof.Dr.Ayşen Gürcan, bilimsel kognitif yöntemlerden ve insan yetiştirme sürecinden bahsetti. Gürcan yaptığı sunumda, esas olanın her zaman erişilebilir bilgi değil, bu bilgiyi kullanacak kişinin yetiştirilmesindeki öneme değindi.   

Kapanış konuşmasını Dr. Mustafa Özel?in yaptığı sempozyum, katılımlarından ötürü konuşmacılara kendi adlarına bağışlanan fidanların teşekkür belgesinin takdimi ile sona erdi. 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —