Zonguldakta yaşayan 60 yaşındaki Halil Uzun, emekli olduktan sonra ikinci kez üniversite okuma hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyor.
Çalışma hayatına atılmak zorunda olduğu için bir dönem ara verdiği Gazi Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü`nü 1988`de tamamlayan Uzun, geçen yıl Bülent Ecevit Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü`nü kazanarak, yaklaşık 30 yıl sonra yeniden başlayan eğitim hayatıyla gençlere örnek oluyor.
Dört yıl önce emekli olan Uzun, eğitimini sürdürdüğü bölümde hem azmiyle dikkat çekiyor hem de deneyimlerini gençlerle paylaşma fırsatı buluyor.
Evli ve bir çocuk babası olan Uzun, muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluktan bu yana okumaya ve yeni şeyler öğrenmeye hevesli olduğunu söyledi.
Yapıcı ve iyi eleştiriler aldım
Okuyarak geçirdiği günleri emeklilik sonrası belli bir disiplin içerisinde sürdürmeyi amaçladığını anlatan Uzun, Arkeoloji fikri çok uzun yıllardır kafamda, okuduğum, ilgi duyduğum bir alandı. Bir şeyi okumak, o işin akademik ve bilimsel eğitimiyle ilgili bir hazine yaratmıyor. Tam tersine kopukluklar, eklemeler ve birtakım boşluklar yaratan bir olay. Bunun bir disiplin içerisinde sürdürülmesi gerektiğine inandığım için başvurdum. Buraya geldiğim için çok mutluyum. Bu konuda üniversite hocalarımız bizlere çok yardımcı oluyor. diye konuştu.
Halil Uzun, üniversiteyi kazandığında farklı duygular içerisinde olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
İki farklı duygu vardı. Bunlar, korku ve saygı. Kabul edilmeme, dışlanma korkum oldu. Ancak kısa bir sürede bunun yanlış olduğunu kavradım. Genç arkadaşlar çok hızlı ve istekli bir biçimde beni kabul ettiler. Ben de onları kabul ettim. Şimdi hepsiyle iyi bir arkadaşlığımız var. Özellikle öğretmenlerimiz konusunda çok yapıcı ve iyi eleştiriler aldım. Gençler arkeoloji konusunda gelecekte iş bulma sıkıntılarıyla ilgili kaygılar taşıyarak geliyorlar. Fakat arkeoloji öyle bir alan ki, eğer iyi bir arkeolog olmayı becerirseniz bu kendiliğinden çözülen bir problem.
Emeklilik kurgulanmış bir gerçek
Okuldan kalan zamanlarını ailesiyle ve ders konularıyla ilgili okumalar yaparak geçirdiğini anlatan Uzun, gelecekte çalışma gücüne bağlı olarak çeşitli alanlarda uzmanlaşmak istediğini dile getirdi.
Uzun, yaşam boyu üretim içerisinde olabilmenin önemli olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
Emeklilik kurgulanmış bir gerçek. Bu gerçeğin insanı tüketmesine kimse izin vermemeli. Kafamdaki ana fikir bu. Benim dışında kurgulanmış bir emeklilik yapısı beni kavramasın istiyorum. Bu çemberin dışına çıkmak istiyorum. Benim gayretim bu. Emekli olduğunuz zaman üretimin dışına savrulmak gibi düşünce algılıyorsunuz. Tüm gençler ve emekli olan insanlar üretimin dışına savrulmayı reddetmeliler ve buna göre hayat hazırlamalılar. Okuldaki varlığımın nedeni bu. Arkeolojinin bana ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Ancak benim ona ihtiyacım çok fazla.