BETÜL ABBAK - Dünyada sadece Niğde`nin Ulukışla ilçesi sınırlarında bulunan Bolkar Dağları`ndaki Karagöl`de yaşadığı bilinen Toros Kurbağaları, yaşam alanlarını genişletti.
Yaklaşık 118 yıl önce bölgede yaşadıkları tespit edilen ve Bern Sözleşmesi ile koruma altına alınan Toros Kurbağaları (Rana Holtzi), 3 bin metre yükseklikteki Eğrigöl`de de görülmeye başlandı.
Karagöl`ün yanı sıra Çinili Göl`ün kenarlarındaki çayırlık ortamda ve küçük su kaynaklarında yaşamını sürdüren dağ kurbağaları, gözlerinin etrafından kulak bölgesine doğru uzanan Zorro maskesine benzeyen görünümleriyle dikkat çekiyor.
-Ötmeyen kurbağalar olarak da biliniyorlar
Genellikle ses çıkarmamaları nedeniyle ötmeyen kurbağalar olarak da bilinen Toros kurbağalarının, yeni yaşam alanlarında görülmesi bilim insanlarını sevindirdi.
Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Karataş, muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada sadece Türkiye`de Toros Dağlarında yaşamını sürdüren Toros kurbağasının, ilk kez 1898 yılında bir araştırmacı tarafından tespit edildiğini söyledi.
Bern Sözleşmesi kapsamında 1984 yılında koruma altına alınan kurbağaların Doğa ve Doğal Kaynakların Korunması için Uluslararası Birliği (IUCN) listesinde de ileri düzeyde tehlike altında bir canlı olarak yer aldığını ifade eden Karataş, şu bilgileri verdi:
Toros kurbağaları, dağ kurbağaları içinde en küçük olanıdır. Erkeklerinde deri tamamen düz ve yumuşak olup, iç ses kesesi bulunur. Sırt tarafın zemin rengi oldukça değişiktir, çoğunlukla sarımsı kirli yeşil, sarımsı pembe veya gri-yeşildir, bunun üzerine siyahımsı yeşil bazen siyah veya koyu kahverengi lekeler bulunur. Dünyada sadece Türkiye`de de Toros Dağları`nın orta kısmında Bolkar Dağları`nda bulunan 2 bin 500 metre rakımdaki Karagöl, 2 bin 600 metre yüksekliğindeki Çinili Göl`de yaşarlar. Son zamanlarda 3 bin metre yükseklikteki Eğrigöl de görülmeye başlamışlardır. Bu da nesli tehlike altındaki kurbağaların yaşam alanlarını genişlettiğini gösteriyor.
Kış uykusuna yatıyorlar
Karataş, kış aylarında karlı dönemde kış uykusuna yatan kurbağaların, nisan ya da mart aylarında bölgedeki karın durumuna göre buz tutmuş göllerde buzlar çözülürken aktif olmaya başladıklarını belirtti.
Kurbağaların aktif oldukları dönemlerde böceklerle ve sucul omurgasızlarla beslendiklerini aktaran Karataş, Yaşam alanı olarak da gölün içerisinde görebiliyorsunuz ama gölün yaklaşık 5 metreyi geçmeyen ıslak çayırlık alanda ve küçük su kaynaklarında yaşıyorlar. Nesli hızla tükenen canlılardan birisi. Çok sınırlı alanda yaşıyorlar. Yaşam alanı birkaç kilometreyi ancak bulabiliyor. dedi.
Karataş, kurbağaların dış tehditlere de maruz kaldığını vurgulayarak, Göl çevresinde piknik yapanlar ya da araçlarla giriş yapanlar tarafından eziliyor. Yaz dönemlerinde koyun, keçi sürüleri de burayı sıkça kullanıyor kurbağalarda hızlı hareket etmedikleri için de ayak altında çabucak ezilebiliyorlar. diye konuştu.