Tarih: 04.10.2016 12:00

Bilecik`te `4 Musluk, 4 Sağlık`

Facebook Twitter Linked-in

SERGEN SEZGİN / MUHSİN ARSLAN - Bilecik`in Osmaneli ilçesinde yüzlerce yıllık geçmişe sahip İçmeler mevkisindeki kaynak suları, belediye tarafından yürütülen çalışmayla egzama, mide, safra kesesi ve böbrek rahatsızlıklarının her biri için 4 ayrı musluktan akıyor.

Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin, muhabirine yaptığı açıklamada, İçmeler mevkisindeki kaynak sularının, yaklaşık bin 400 yıldır şifa dağıttığına inanıldığını söyledi.

Minerallerce zengin kaynak sularının incelemesinin yapıldığını anlatan Şahin, şu bilgileri verdi:

İstanbul Üniversitesi 9 profesörü burada görevlendirdi. Yapılan laboratuvar çalışmaları sonucunda suların, mide, böbrek ve deri rahatsızlıkları gibi birçok hastalığa iyi geldiği belirlendi. Yüzlerce yıldır şifa arayanlar İçmeler`e geliyor. Bir dönem bu toprakları fethetmek için gelen askerler tarafından yorgunluklarını gidermek ve bazı hastalıklarını tedavi etmek amacıyla kullanıldığına inanılıyor.

Bölgede eski bir otel bulunduğunu, 1999`da meydana gelen Gölcük depremi ve ardından yaşanan yangın nedeniyle tahribata uğradığını ve atıl durumda kaldığını belirten Şahin, şöyle konuştu:

Biz burayı turizme daha etkili olacak şekilde kazandırmak amacıyla çalışma başlattık. İstanbul Üniversitesi ortaklığında Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı`na (BEBKA) bir proje sunduk. Burada Prof. Dr. Yunus Söylet Tesisleri`ni kuruyoruz. Belediye olarak ilk etapta farklı özelliklerdeki kaynak sularını 4 musluğa yönlendirdik. Musluklardan birinden egzama, diğerinden mide, öbüründen safra kesesi ve bir başkasından da böbrek rahatsızlıklarına iyi geldiğine inanılan ayrı ayrı su akıyor. Musluklar yan yana ama akan suları farklı ve dağdan gelen kaynaklardan besleniyor.

Projenin tamamlandığında sağlık turizmi açısından önemli bir değer haline geleceğini ifade eden Şahin, burada yüzme ve çamur havuzları ile spor tesisleri olacağını söyledi.

Arap turizmine yönelik çalışmalarımız var

Tesisin, kasım ayının sonundan itibaren hizmet vermeye başlayacağı bilgisini veren Şahin, birçok hastanın, şifa için İçmeler`e geldiğini, sulardan doldurup gittiğini aktardı.

Bölgenin tarihinin Emeviler dönemine kadar uzandığını anlatan Şahin, şöyle konuştu:

O yüzden Arap turizmine yönelik çalışmalarımız var. Yerli ve yabancı turist sayısı fazla olacaktır ama ağırlıklı olarak yabancı turistlerden Arapların gelmesini bekliyoruz. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği ile görüşüyoruz. Yerli ve yabancı turistlerden yoğun ilgi bekliyoruz. Burası özellikle Marmara Bölgesi`nde çok tanınıyor. Sağlık turizminde Afyonkarahisar gibi Yalova gibi isim yapmayı hedefliyoruz.

Çevre il ve ilçelerden geliyorlar

Sakarya`dan gelen Neşet Kırca, suyun şifalı olduğunu duyduklarını belirterek, Mide ve böbrek rahatsızlıklarına iyi geldiğine yönelik tavsiye üzerine buradayız. Kullananlar çok memnun olduklarını söylediler. Biz de rahatsızlığımız için geldik. Çevremizdekilere götüreceğiz midesinden rahatsız olanlara böbrek rahatsızlığı olanlara götüreceğiz. dedi.

Aynı ilden Cengiz Aral da buradaki suların mineral bakımından zengin olduğunu, çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiğini öğrendikleri için geldiklerini söyledi.

Bilecikli Recep Uğurlu da, 2 yıldır içiyorum, şifasını büyük bir miktarda gördüm. Gerçekten ameliyatsız tedavi ettiğini de duydum. şeklinde konuştu.

Ertuğrul Ünver de eskiden buraya yurt içi ve dışından trenlerle insanların gelip şifa aradığını kaydederek Çok şifalıdır. Şifa aramak isteyenlerin buraya gelmelerini tavsiye ederim. İçtiğin zaman böbrek taşı, safra taşı filan bırakmaz. Biz burada gördük. Çok insanlar geldi, şifa buldu gitti. dedi.

Kalp, hipertansiyon sorunu olanlar hekime sormalı

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Biyofizik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semra Özdemir, proje kapsamında Osmaneli içmeler kaynak suyu kaynağından mevsimsel değişiklikleri de izleyebilmek amacıyla örnekler aldıklarını söyledi.

Sularda bulunan sodyumun, vücudun asit-baz dengesinin ayarlanmasında etkili olduğunu vurgulayan Özdemir, şunları kaydetti:

Suda sodyum bulunması vücudumuzun sodyum ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunur. Sudaki sodyumun hipertansiyon oluşturması veya tuz etkisi göstermesi söz konusu değildir. Klorür, tüm doğal sularda yaygın bir şekilde bulunan bir iyondur. Sulara yer altı formasyonlarından çözünme yolu ile katılabilir. Klorür normal konsantrasyonlarda bir sağlık sakıncası yaratmamaktadır. Kalp, hipertansiyon ve benzeri sağlık sorunları olan kişilerin hekim bilgisi olmadan içmesi uygun olmayabilir. Sülfat çevre sularına doğal yollardan karışan en önemli iyonlardan biridir. Bütün doğal sularda değişen miktarlarda sülfat bulunur. Sülfat ve sodyumun birlikte bulunması müshil etkisi gösterebilir.

Numunelerin hiçbirinde ağır metal tespit edilmediğini belirten Özdemir, su örneklerinde bakteriyolojik açıdan da ciddi bir bulguya ulaşılmadığını bildirdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —