Bahçeli, açıklamasına Kalbi vatan ve millet için çarpan her insanımız eminim ve haklı olarak şu sorunun cevabını arıyordur: Şafak ne zaman sökecek? sorusuyla başlayan Bahçeli, şunları kaydetti:
Sabır ve duayla şafağı bekliyorsak, o zaman hüküm süren karanlıktan da bahsetmemiz lazımdır. Maatteessüf karanlık zalim ve zifiridir. Nitekim üzüntüm büyüktür: Umutlar boşa çıkarken, uğursuz bir dönemin ağırlığı tüm acımasızlığıyla milli yüreklere düşmektedir.
TÜRKİYE`NİN KORKU TÜNELİNDEN ÇIKMASI GEREKİYOR
Huzur istiyoruz, hüsran geliyor; güvenlik istiyoruz, tehlikeler kol geziyor. Yarını görelim diyoruz, yangından başımızı alamıyoruz. Yeni bir darbe söylentisi mırıldanıyor, ama bu kızgınlıkla yapılmış bir mırıldanma değil. Türkiye`nin korku tünelinden çıkması gerekiyor.
Kara haberler geliyor, anaların gözyaşları şelale gibi akıyor. Değişen bir şey yok: Yavrular mahzun, gelinler mazlum, vatan mahvın eşiğinde. Mardin Derik, Şırnak ve Diyarbakır derken, 11 vatan evladı şehit oldu.
Şehitlerimiz devlet ve millet bekası uğruna kara toprağın bağrına girdi. Terörü lanetliyor, şehitlerimize Allah`tan rahmet diliyorum. Hepimizin başı sağolsun. Son olsun diyeceğim ama olmayacak?
DİL BAYRAMI
MHP Genel Başkanı Bahçeli, bugün aynı zamanda Türk Dil Bayramı olduğunu anımsatarak bayram kutlamak yerine hep yas tutulduğunu vurguladı. Bahçeli, Bayram bizi unuttu, biz bayramı ifadesini kullandı.
Bahçeli, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Dil bir millettir. Türkçe, Türk milletinin varlığı, yurdu, yuvası ve yarınıdır. Türkçe hepimizin ortak değeri, kardeşliğimizin tercümanıdır. Dilin ses güzelliğiyle dalgalanıp bir duyurma, anlatma ve inandırma gücüne ulaşması kolay değildir.
Türkçe bunu asırlar içinde başarmıştır. Türkçemiz Türk milletinin aziz ve yaşayan bir servetidir. Bu servet israf edilir, yağmalanır, zayıflarsa adımız anılmaz, anılarımız yaşayamaz.
Ağrı Diyadin Belediyesinde indirilen bölücü tabelayı tekrar astırıp Kürtçe bizim dilimizdir diyenler, aslında Türkçeye zulmedenlerdir. Türkçe yemin, Türklük namustur. Bundan habersiz olanlar milletimizin kültür ve tarih değerlerine ileri düzeyde zayiat vermişlerdir.
Türkçenin yanına mahalli dillerin yerleştirilme çabalarına inatla devam edilmesi yanlıştır, günahtır, vebaldir hatta millete kastetmektir. Ana dil eğitim taleplerinin sürekli olarak mevzi elde etmesi çözülme ve bölünme dinamiklerini hızlandıracak, hayatın her alanına yayacaktır.
İzmir Karşıyaka`da öğrenci andını okumak isteyen öğrencilere izin verilmemesini eleştiren Bahçeli, açıklamalarına şöyle devam etti:
DİNGONUN AHIRI MI BURASI
İzmir Karşıyaka`da işgüzar ve densiz bir okul müdürü çıkmış Andımızı okuyan çocuklara, `Dingonun ahırı mı burası?` diyor. Soruya bakar mısınız? Söz konusu müdür kendisini ahırda hissedebilir, bence mahsur yoktur ancak çocuklarımız okuldadır, Andımızı Türkçe okumak istemektedir.
Unutmayalım, gördüğümüz rüya Türkçedir, ülkülerimiz Türkçedir, ülkemiz Türkiye`dir, hepimizin umut ve ufuk sancağı ise Türk milletidir. Dünyayı Türkçe kavrayacağız, hadiselerin kalbine Türkçe bakacağız, Türkçeyi mukadderat bilip, ilelebet bir vefa ve sevda nişanesi göreceğiz.
Türkiye`nin bugünkü sorunlarından kurtulması için Türkçe pusula olmalı, çağın satırları Türkçe okunmalıdır. Buruk duygularla da olsa büyük milletimizin Türk Dil Bayramını en içten hissiyatımla kutluyorum.
Türkçenin gelişmesi, büyümesi ve yıldız gibi parlaması için emek veren, çaba gösteren kutlu ecdadımızı rahmetle hürmetle yad ediyorum. Türkçenin gelişmesi ve muhafazası amacıyla değerli çalışmalar yapan bilim ve siyaset adamlarına sevgi ve saygılarımı sunuyorum.