Tarih: 28.07.2016 01:44

İçişleri Bakanı Ala: 8 bin 113 kişi tutuklandı

Facebook Twitter Linked-in

 İçişleri Bakanı Efkan Ala, A Haber canlı yayınında FETÖ`nün darbe girişimine ilişkin  değerlendirmelerde bulunarak, soruları yanıtladı.Türk Silahlı Kuvvetlerinden ve devlet mekanizmasından FETÖ  mensuplarının temizlenmesinin ne kadar süreceğinin sorulması üzerine Ala, söz  konusu yapının devlet içinden tamamen temizlenmesinin zaman alabileceğini,  olağanüstü hal ilanından sonra her şeyin çok daha hızlandığını belirtti. Bir soru üzerine, Ala, Şu anda verdikleri ifadelerde aynı ibareleri  kullanmaları zaten oraya ait olduklarının çok açık kanıtıdır. Hiçbir zaman doğru  söylemediler ki yalan karakterleri olmuş, böyle bir yapı. Açık işleri, normal  işleri yaparken bile gizliliğe büründürerek, bir gizem vererek, yapma hususu  bunların karakteri olmuş. Dolayısıyla ne söylediklerine bakmamak lazım. Hiçbir  zaman doğruyu söylemediler ki şimdi doğruyu söylesinler. ifadelerini kullandı.

FETÖ`nün darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturmalar kapsamında,  15 bin 846 kişinin gözaltına alındığını açıklayan Bakan Ala, gözaltına alınan 10  bin 12 askerden, 178`inin general, 2 bin 728`inin subay, 7 bin 106`sının da diğer  rütbelerden kişiler olduğunu bildirdi.

151 GENERAL TUTUKLANDI 

  İçişleri Bakanı Ala, gözaltına alınanlardan 2 bin 901`inin polis, 2  bin 167`sinin ise hakim ve savcı olduğunu belirterek, Tutuklu sayısı 8 bin 113.  Bunlardan 5 bin 266`sı asker, bunlardan da 151`i general, bin 656`sı subay ve  diğerleri. Hakim ve savcılardan bin 684`ü, polisten alınanlardan da bin 19`u  tutuklandı. diye konuştu. Darbe girişiminde dış destek bulunup bulunmadığının sorulması üzerine  Ala, bu konuda kesin kanıtlara ulaşmadan açıklama yapmanın ülkenin çıkarları  bakımından sorun teşkil edebileceğini, kendi düşüncesine göre de bu tür  ilişkilerin hep olduğunu, bunda da ortaya çıkabileceğini ifade etti. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu`nun Önce Hakan Fidan`a suikast  olabileceği yönünde istihbarat geldiği şeklindeki sözlerinin anımsatılması  üzerine Bakan Ala, 15 Temmuz akşamı olayların, Ankara`ya dönmek üzere uçakta  bulunduğu sırada başladığını kaydetti. Esenboğa Havalimanı`na gece saat 23.00 sıralarında indiğini anlatan  Ala, korumalarının Efendim darbe oluyor, bir şey oluyor dediklerini ve o sırada  Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan`ın kendisini aradığını  belirtti.

`BİZİ BOMBALIYORLAR`

MİT Müsteşarı Fidan`ın Sayın Bakanım, darbe oluyor, bizi  bombalıyorlar dediğini aktaran Ala, o sırada havaalanına doğru tankların  geldiğinin söylendiğini ve hemen VIP bölümünden dışarı çıkıp, bir araca binerek  karargah olarak oluşturulan yere gittiklerini bildirdi.  Bakan Ala, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz`e teslim  olunmayacağı ve operasyon yapılarak, ele geçirilen yerlerin geri alınması  talimatı verdiğini kaydetti.Türkiye`nin farklı yerlerinden özel harekat polislerinin Ankara ve  İstanbul`a sevk edildiğini vurgulayan Ala, bu arada televizyonlardan milleti  sokağa çağırdıklarını hatırlattı.

Darbe girişiminin olduğu gece medyanın, siyasi partilerin,  vatandaşların, herkesin topyekün demokrasiye sahip çıktığına işaret eden Ala,  TRT`nin ele geçirilmesiyle ilgili yaşananları ise şöyle anlattı:En önemli şey de bazı birimleri bunlar işgal etmişlerdi, TRT gibi,  harekat merkezleri gibi. Biz orada tereddüt göstermedik, yani bizim İçişleri  Bakanı olarak bulunduğumuz yerden verdiğimiz talimat TRT için, Emniyet Genel  Müdürüme telefon açtım, `TRT`ye ekibi gönderiyorsunuz, alacaklar, alamıyorlarsa  yıksınlar ve enkaz üzerinden `biz burayı ele geçirdik` diye canlı yayın  yapsınlar.` Böyle bir şeye Türkiye layık mıdır? O kadar üzüldüm ki üçüncü dünya  ülkesi de değil artık öyle üçüncü dünya ülkesi de kalmadı. Türkiye`ye bu acıyı  yaşatanlar için her kelime israftır ve hiçbir kelime bunlar kadar alçalamaz.  Cumhurbaşkanlığı Külliyesi başta olmak üzere, stratejik yerlerin  korunmasıyla ilgili alınan yeni tedbirlerin neler olduğunun sorulması üzerine  Ala, şunları kaydetti: Sil baştan yapıyoruz. Zaten olması gereken buydu. Muhafız Alayı,  muhafaza edeceğine ilk planları yapan, el koyan orası. Zaten Sayın  Cumhurbaşkanımızın milleti harekete geçirme gücünü, herkesin ona inandığını  biliyorlar. Başkomutan olarak, Cumhurbaşkanı olarak o gün milleti sokağa ve  havaalanına çağırması zaten meseleyi döndürdü. Onun içi Sayın Cumhurbaşkanımızı  hedef almışlar, o planları ona göre yapmışlar.

`KAÇANLAR YAKALANACAK`

Bakan Ala, darbe girişiminde yer alan bazı askerlerin hala kayıp  olduğunun anımsatılıp, devlet yetkililerine yönelik suikast tehdidinin olup  olmadığının sorulması üzerine, Bu kadar yalanı söyleyebilen, bu kadar katil  olabilen, kendi ordusunun araçlarını kullanarak kendi Meclisini bombalayabilen,  milletine bu kadar açıkça kurşun sıkanlardan her şey beklenir. Bundan sonra  olabilecek şeyler, istihbarat değerlendirmeleri de bu yönde. Buna göre tedbirler  alınıyor. Ama bunlar bunu da yapabilirler. Kaçanların yakalanması için ciddi bir  çalışma yürütülüyor, epeyce bir kısmı da yakalandı. değerlendirmesinde bulundu.

  JANDARMA TAMAMEN İÇİŞLERİ BAKANLIĞI`NA BAĞLANACAK

  Jandarma teşkilatının başına bir valinin atanmasının söz konusu olup  olmadığı sorusu üzerine Bakan Ala şu yanıtı verdi:  Onu şu anda görüşüyoruz. O da bir seçenek. Eninde sonunda böyle bir  seçenek olabilecektir. Ama şu andaki düzenlemede olur mu ya da bir sonrakinde mi  yaparız, o bir değerlendirme konusu. Ama tamamen İçişleri Bakanlığına bağlanacak.  Bu konuda tereddüt yok. Emniyet Genel Müdürlüğü nasılsa, atamalar, terfiler,  sicil, disiplin, tamamen bağlanacak. Sahil Güvenlik Komutanlığı da öyle, tamamen  bağlanacak. Çünkü bunlar asayiş hizmeti yürütüyorlar.

 Türkiye`de sistemin darbe ürettiğine dikkati çeken Ala, Böyle  darbeleri bir daha yaşamamak için darbe girişimlerini toptan tarihimizden silip  atmak için güçleri paylaştırmak lazım. Avrupa`da, gelişmiş ülkelerdeki gibi. Güç  bir yerde toplanmamalı, hepsi bir birimin altında olmamalı. Ayrı ayrı olmalı ve  ayrı ayrı güçlü olmalılar. Türkiye toptan hepsinin hizmetine ihtiyaç duyduğunda  da, Meclis bir yere savaş için karar verirse, o zaman hepsi bir komutanın altında  birleşir ve savaşa gider. O zaman emniyet de gidecektir. Normal zamanda normal  asayiş hizmeti verenlerin asayişten sorumlu bakanlığa bağlı olması lazım. Zaten  anormallik bunun dışında olan, şu andaki durum anormal. Biz normal olanı  yapacağız. diye konuştu.

 Askeri liselerle ilgili kişisel görüşlerinin sorulması üzerine Ala,  Çocukları 12 yaşında alıp, bu şekilde yetiştirmek yanlıştır. Bunlar her kesime  açık olacak. Bütün kesimlerden alabileceksiniz. Çünkü bir ordunun her şeye,  mesleğe ihtiyacı oluyor. Bu okullardaki çocukların ilk önce şekillenmeleri normal  okullarda olmalı. Diğer konularda da çok daha verimli olsunlar ve askerlik  hizmeti yapsınlar. dedi.Ordunun üst kademesinde, hükümetin tam yetkili olması gerektiğini  ifade eden Ala, şöyle devam etti: General seviyesinde atamalarda... Belli yere kadar rütbe ve terfi  sistemi geliyor ama ondan sonra karar mekanizmalarında hükümet, atamalarda ve  terfilerinde tam yetkili olmalıdır. Bu anlamda bir demokratik düzene geçeceksek,  bu olmalı. Çünkü kurallarımız demokratikleştirilmiştir ama kurumlarımızın önemli  bir kısmı demokratikleştirilmemiştir. Bu, anayasadan dolayı. Anayasa`ya yazılmış  birçok şey. Anayasa değişikliği olmadan bunları değiştiremiyorsunuz. Bunların  hepsi değerlendirilecektir. General seviyesinde, karar mekanizmalarında, üst  düzey görevlerde nasıl diğer birimlerde Bakanlar Kurulu tam yetkilidir, oralarda  da tam yetkili olmalıdır. Aksi takdirde başka sorunlar ortaya çıkıyor.

`TÜRKİYE`NİN BOKO HARAMADIR`

 İçişleri Bakanı Efkan Ala, Terör saldırılarının  içerisinde bunların bir şekilde katkıda bulunmadığını düşünmek mümkün değildir.  Mesela Türkiye`deki bir bombalama organizasyonunu yapan kişi gözaltına alınıyor,  içeriden isim veriyor. İçerideki isim, oradaki devlet görevlisi. Ve `onların  bilgisi olduğunu` söylüyor. O olayın, `Türkiye`deki organizatörü` iddiasıyla  birisi gözaltına alınıyor, Suriye`den girmiş, içeride irtibatlı olduğu kişiler  içerisinden Şanlıurfa`da görevli var. Bu darbeci FETÖ, Türkiye`nin Boko  Haram`ıdır. dedi. 

 Generaller bir nevi üçlü kararnameyle mi atanacak? yönündeki soru  üzerine, Bazılarında Bakanlar Kurulu kararı olur, bazılarında üçlü kararname  olur. Öncesinde öyle çok prosedür var ki üçlü kararname neredeyse, formalite  haline gelmiş. dedi.Üç ay süreyle olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiği hatırlatılarak ve bu  kapsamda başka adımların atılıp atılmayacağına ilişkin soru üzerine Bakan Ala,  Darbeci FETÖ ile mücadelede alınması gereken kararlar, yapılması gereken işler  var. Bir, bu işi yapanların cezalandırılması. İkincisi de, bu tehlikenin ortadan  kaldırılmasına yönelik alınacak önlemlere ilişkin kararnamelerin yayınlanması.  Yani bir, suç işlendi onun gereği yapılıyor. İkincisi, henüz tehlike geçmiş  değil, bir tehdit var ve o tehdidin ortadan kaldırılması için gerekli önlemler  var. yanıtını verdi. OHAL`in darbeci FETÖ için ilan edildiğini, halka yönelik olağanüstü  halin bulunmadığını, devleti düzene sokmak için OHAL ilan ettiklerine işaret eden  Ala, Önceden `milleti hizaya çekmek için` diyorlardı, böyle bir şey bizde yok.  diye konuştu.  OHAL süresinde bir uzatma olup olmayacağına ilişkin soruya karşılık  ise Ala, O zaman geldiğimiz noktaya bağlı. Elbette geldiğimiz noktada eğer  ihtiyaç duyulursa uzatılabilir. Ama bizim çalışmalarımızın hedefi bu süre  içerisinde çalışmalarımızı bitirmektir. Eğer şartlar uzatma ihtimalini ortaya  çıkarırsa uzatırız, fakat ona ihtiyaç duymayacak biçimde kurguladık, planlarımızı  yaptık. değerlendirmesinde bulundu.

 Bakan Ala, Uludere, Rus uçağının düşürülmesi ve Fenerbahçe`nin şike  dosyasında Fetullahçı yapının parmağı olduğu yorumları ve iddiaları var, siz ne  dersiniz bu üç konuda? sorusu üzerine şu yanıtı verdi: Olabilir. Peşinen `olamaz` diyemeyiz, olabilir. Daha önce, benim için  bunlar sürpriz değil. 6-7 Ekim olaylarında parmakları zaten çıktı ortaya,  görevden aldık bir kısmını. Ayrıca terör olaylarında, bombalama işlerinde bile  bazıları hakkında soruşturma açtık, irtibatlarını tespit ettik, bunlar hakkında  soruşturma devam ediyor. Yani istihbarat bilgisini almış, Suriye`den ama gerekli  yerlere bildirmemiş. Mesela Şanlıurfa`da hem polis içerisinde hem Jandarma  içerisinde istihbarat yetkililerinin oradaki görevlileri, böyle bir istihbaratı  değerlendirmeye aldıktan sonra, gerekli yerlere bildirmediğini, onlarla birlikte  çalıştıklarını bile tespit edip, soruşturmalar açtık.

 Bundan sonra daha çok şeyin ortaya çıkabileceğine işaret eden Ala,  şunları söyledi:  Terör saldırılarının içerisinde bunların bir şekilde katkıda  bulunmadığını düşünmek mümkün değildir. Mesela Türkiye`deki bir bombalama  organizasyonunu yapan kişi gözaltına alınıyor, içeriden isim veriyor. İçerideki  isim, oradaki devlet görevlisi. Ve `onların bilgisi olduğunu` söylüyor. O olayın,  `Türkiye`deki organizatörü` iddiasıyla birisi gözaltına alınıyor, Suriye`den  girmiş, içeride irtibatlı olduğu kişiler içerisinden Şanlıurfa`da görevli var. Bu  darbeci FETÖ, Türkiye`nin Boko Haram`ıdır. Her şey ortaya çıktı, halen inkar  ediyorlar. Hiç kimse birbirine `ben onu tanımıyorum, bunu tanımıyorum....` Kim  yaptı kardeşim bu kadar işi? Her şey ortada. Yalan söyleye söyleye, birbirlerini  gizleye gizleye dışarıdan da görünmediklerini zannediyorlar. Başka bir dil  kullanıyorlar ama yaptıkları itibarıyla Afrika`da Boko Haram neyse, DAEŞ neyse  bu, o. Bakan Ala, O, bir patlamanın ardından gözaltına alınan kişi bir  `jandarma` dediniz, o yetkili FETÖ`cü olarak gözaltına alındı mı? sorusuna, O  kadar detaylı söylemeyelim. Bizim de değerlendirmemiz öyle. Daha önceden  soruşturma başlatıldı ama böyle çok sayıda olay çıkabilir. yanıtını verdi. 

ULUDERE DOSYASI AÇILACAK MI?

Ala, Uludere dosyası yeniden açılmalı mı? şeklindeki soru üzerine  ise Bu kadar hadiseden sonra devletin elindeki somut bilgiler ve ihbarlar çok  daha artıyor. Şimdi bu artmadan dolayı, bu konu da dahil olmak üzere, hangi  konuda,  önceki durumdan farklı bir bilgi gelirse, o konuda elbette soruşturma  açılacaktır. Nitekim, mesela Hrant Dink olayında, şu anda bile gözaltılar oldu,  dün akşam. Çünkü yeni bilgiler belgeler ortaya çıkıyor. Orada da benim de  tahminim, bu soruşturmalar, incelemeler devam ettikçe, bu vaziyet etme biçimi,  inisiyatif devam ettikçe orada da farklı hususlar ortaya çıkacaktır.  değerlendirmesini yaptı. FETÖ parmağı olduğunu mu tahmin ediyorsunuz? sorusuna karşılık Ala,  Bunların da parmağı olduğu kanaatindeyim. dedi.

 İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ GİBİ ÖRGÜTLENMİŞLER 

 Darbeciler üzerinden çıkan `bir dolar`ların sırrının sorulması  üzerine Ala, Bunların kendilerinin, haberleşme biçimleri. ifadesini kullandı. Dolarların üzerindeki harflerin, rütbeleri belirlediğini anlatan Bakan  Ala, Üzerine o harf yazan bir dolar kimdeyse, o daha üst rütbede oluyor. Adam  diyelim ki öğretmen, bir tuğgeneralin yanına gidip de onu gösterdiğinde... O  çıkıyor şimdi ortaya. Eğer bir doların üzerindeki harf, kendi  hiyerarşilerindekinden daha önemli bir harf varsa, o ona emir veriyor. Onu  gösteriyor. Böyle akıl dışı. Büyük bir gerçekten suç örgütü ve istihbarat örgütü  gibi örgütlenmiş. Akla, hayale gelmeyecek haberleşme yöntemleri var. diye  konuştu. Gülen`in üçüncü bir ülkeye gitmesine göz yumulacağı yönündeki  iddiaların hatırlatılması üzerine Ala, ABD ile  Türkiye`nin vazgeçilemez ikili  ilişkileri bulunduğunu, ABD`nin Gülen`i kesinlikle iade etmesi gerektiğini  belirterek, Prosedürlerin yürütülmesi sonucunda Türkiye`ye iade edilmesi  gerektiğini söylüyorum ve edilecektir. O inancımı da dile getiriyorum. dedi.  FETÖ`nün Türkiye`deki bir numarasının kim olduğu ve ismi netleşen  olup olmadığı yönündeki soru üzerine de İçişleri Bakanı Ala, Her bir kurum için  bir imam atamışlar. Yani her bir olay için başka birini atamışlar. Dolayısıyla,  burada birden çok bir kişi var. Birden fazla bir numara var. Böyle bir yapı.  Zaten, o kadar megaloman bir şeyin kendi altında, hemen ikinci, üçüncü yok.  Kendisinden sonraki hepsi, onuncu sırada bir numara. karşılığını verdi.
 

 

 

 

 

Külliye ve Meclis?e füze kalkanı


Orjinal Habere Git

— HABER SONU —