CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu`nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:"Esen rüzgara göre değil, kanuna göre karar veren bir YSK istiyoruz. İtiraz edildi, bütün geçersiz oylar sayıldı değişmedi. Büyükçekmece`de evlere baskın yaptılar, sahte tutanaklar tuttular. 22 ilçede sondajla sayım yapıldı sonuç değişmedi. 41 bin kısıtlı seçmen var dediler, 766 kişi çıktı. Baktılar bu iş olmuyor, sandık kurullarının oluşumunda hata var dediler. Kim yaptı hakimler yaptılar, ne zaman yaptılar Cumhurbaşkanlığı`nda yaptılar, daha önceki seçimlerde yapıldı. İtiraz var mı, yok. Bunu gerekçe göstererek verilen mazbatayı iptal ettiler.Hakim dediğin adam, verdiği kararın arkasında duran adamdır. Esen rüzgara göre yön değiştiren adam değildir. Vicdanına göre karar veren adamdır. Hakim dediğin adam satılık adam değildir. Hakim dediğin kişi siyasal baskılara boyun eğen adam değildir. Adaletin olmadığı bir devlet ayakta kalmaz. Milletin iradesine kumpas kurdular.
Bursa Mustafakemalpaşa`da itirazı reddediyorlar. Oybirliğiyle bu itirazı reddediyor. Erzurum Pasinler`i reddediyor. İtirazların gerekçesi ne? Aziz Nesin olsaydı birkaç kitap daha çıkarırdı... Oturuyorlar iptal kararı veriyorlar. 7 çete mensubu sözde hakim iptal kararı veriyor. 7 kişi Ramazan günü haram yemeyi kabul etti. Kul hakkı yemek ne zamandır hakimlerin görevi oldu? Bunu söyledim diye tazminat davası açacaklar, açmazsanız namertsiniz. Okuyorum adlarını; Erhan Çiftçi, Nakiddin Buğday, Faruk Kaymak, Refik Eğri, İlhan Hanağası, Zeki Yiğit, Muharrem Alkaya. Bunlar YSK`da görev yapan çete mensubu sözde hakimlerdir.
Bir sandık koymuşsunuz ortaya. Vatandaş büyükşehir belediye başkanı, ilçe belediye başkanı, meclis üyesi ve muhtar için oy kullanacak. Seçim yenilenecekse 39 ilçede yenilenir. Neden büyükşehir belediye başkanı. Sandık aynı sandık, heyet aynı heyet, sandık üyeleri aynı üye. Hukuka saygılı olun diyorlar, bu hukuka değil.
Biz ne yapacağız? Hiç kimse şunu unutmasın; hangi partiden olursa olsun, hangi görüşten olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun demokrasiyi birlikte savunacağız. Bu milletin, İstanbulluların vicdanına seslenmek istiyorum. Milyonlarca kişi sandığa gitti, oy kullandı. Milletin vicdanı kanıyor. Ramazan`ın birinci gününde birisinin hakkını yiyorsunuz. Hangi dinde, imanda vardır birisinin hakkını gasp etmek? Taşerondan hakim olmaz, üç kağıtçıdan hakim olmaz, esen rüzgarda yön değiştirenden hakim olmaz. Hakim adalet gelsin diye her türlü mücadeleyi yapandır. Hakkı, hukuku, adaleti yok ediyorsunuz.
Bu karar seçmen iradesini reddetmişlerdir. Milyonlar sandığa gitti, oy kullandı, 7 kişinin sözü geçerli oldu. O çeteler hukuku katletti, milletin iradesini katletti. Siz tarihin önünde suçlusunuz. Hiçbir baba evladına bu kadar ağır ve kötü bir miras bırakamaz. Ortada bir hukuk cinayeti var; faili de belli, azmettireni de belli.
"İMAMOĞLU NE YAPTI?"
Bu milletin ferasetine, sağduyusuna, ahlakına güveniyorum. 23 Haziran`da da bu millet bir tarihi yeniden yazacaktır. Bu hakimlere sormak gerekiyor, çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız? Ekrem İmamoğlu bu saatten sonra CHP`nin adayı değildir, 16 milyon İstanbullunun adayıdır. Ne yaptı Ekrem İmamoğlu, suda yüzde 40 indirim yaptı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tabelasına Türkiye Cumhuriyeti`ni ekledi. 0-4 yaş arası çocuklu annelere otobüsleri ücretsiz yaptı, 0-12 yaş çocuklara da ulaşımı ücretsiz yaptı, öğrencilerin ulaşım ücretini 50 liraya indirdi, dini ve milli bayramlarda otobüsleri bedava yaptı. İstediğin kadar yenile biz bu seçimden galip çıkacağız.
Bir vicdan kanıyor bunu durdurmamız lazım. Sorun artık bir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı sorunu değildir. Bir ahlak, vicdan, demokrasi sorunudur. Hiç kimse endişe etmesin, 23 Haziran`da yeni bir tarih yazacağız. Demokrasi kazanacak, her şey çok güzel olacak."