"Nitelikli dolandırıcılık" suçundan verilen cezaları onayan Yargıtayın "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçundan kısmi bozma kararı sonrası Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülen duruşmaya tutuklu sanıklardan Hakan Keskin ve Süleyman Kocaman ile çok sayıda müşteki ve taraf avukatı katıldı.
A.A`nın haberine göre, sanıklar Ahmet Sakızoğlu ve Fatih Döğer ile tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlantı kuruldu.
Sanık Sakızoğlu, suç işlemek amacıyla örgüt kurmadığını, dolandırıcılık yapmadığını savunarak, "Dolandırıcılık ve örgüt yok, ticari kaza var" dedi.
Sakızoğlu, "Emlak komisyonculuğu yaparken 820 dairenin 455`ini hak sahiplerine teslim ettim. Ayda 60 daire satıyordum, müşterileri tek tek tanıma şansım yok. Satışları elemanlar yapıyordu. Müştekiler arasında emlak satmadığım kişiler olduğunu da görüyorum" şeklinde savunma yaptı.
Müştekileri 5 milyon 600 bin lira zarara uğrattığının öne sürüldüğünü belirten Sakızoğlu, şöyle konuştu:
"Bize yapılan çökertme ve FETÖ operasyonuydu. Operasyonun yapıldığı gün mağduriyetlerin giderilebileceği kadar para banka hesaplarımda vardı. 221 daire sahiplerine teslim edilmek üzere hazırdı. Kayyum aracılığıyla mağduriyetlerin giderilmesini teklif ettim ancak kabul edilmedi. Çocuklara eğitim imkanı sağlıyorlar düşüncesiyle FETÖ`cülere 250 bin liralık çek yazdım. Daha sonra bunların gerçek yüzünü gördüm ve yardımı kestim. `Biz istemezsek simitçiler bile simit satamaz` diyerek beni tehdit ettiler. Tehditlerine boyun eğmeyince operasyon yapıldı. Operasyonu yapan savcı ve polisler şu an FETÖ`den tutuklu."
Sakızoğlu, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçunun yanı sıra "nitelikli dolandırıcılık" suçundan da beraatini talep etti.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, Yargıtayın "nitelikli dolandırıcılık" suçundan verilen cezaları onadığını, yargılamayı sadece örgüt suçu yönünden yeniden yaptıklarını hatırlattı.