Bugün, 22 Kasım 2024 Cuma
Kimi ailesini ziyaret etmek, kimi de hemen yanı başlarındaki İstanbul`u gezmek için çıkmıştı o gün yasa dönen demiryolu yolculuğuna... 24 vatandaşımızı yitirdiğimiz Tekirdağ Çorlu`daki tren kazasının üzerinden sadece dört gün geçti. Yaralar hâlâ taze, kazanın izleriyse hâlâ yerinde. Facia nedeniyle birkaç gündür sekteye uğrayan tren seferleri bugün Halkalı-Uzunköprü hattı arasında karşılıklı olarak yeniden başladı.
HABERTÜRK MUHABİRİ TRENDE
Habertürk muhabiri Öznur Karslı acının dördüncü gününde İstanbul Halkalı`dan Uzunköprü trenine bindi, yolcuların nabzını tuttu. Uzay Kesmen de drone ile trenin kaza sonrası ilk seferini görüntüledi. Sabah 08.00`de Halkalı Tren İstasyonu`ndan hareket ettiğimiz Uzunköprü treni birkaç gündür hizmet vermediği için istasyonun önü bilet almaya ve tren seferlerinin başlayıp başlamadığını sormaya gelen yolcularla doluydu. Tren vasıtasıyla Uzunköprü`ye gidenleri genelde yazlıkçılar, tatile ya da aile ziyareti için yola çıkanlar oluştururken, İstanbul`a giden yolcular ise daha çok kamu ve şehir hastanelerine gidenler, kısa süreli şehir turuna çıkanlardan ibaret.
MAKİNİSTLERE HAVA DURUMU SORUSU
Saat 08.30`da çalan düdük sesiyle istasyonda bekleyen birkaç genç yaşlı, çocuklu aileyle Halkalı`dan 4 vagonlu trene bindik. Bulunduğumuz ikinci vagonda sadece 9, diğer vagonlarda da toplam 49 yolcu vardı. 350 yolcu kapasiteli Halkalı-Uzunköprü treninde son günlerin en sakin günlerinden biriydi. Kazadan önce yoğunluk nedeniyle çok sayıda ayakta giden yolcunun da olduğu belirtilen trenin 4 gün aradan sonraki ilk seferinde gündem 24 kişinin hayatını kaybettiği kazaydı. Kuşkusuz acı kaza yolcu sayısında düşüşe neden olmuş. 2 buçuk saatlik yolculuğumuz boyunca kısık seslerle facia konuşuldu, elinde dua kitabıyla hayatını kaybedenleri ananlar da vardı, trenin hemzemin geçitten geçerken yavaşlamasından tedirgin olanlar da. İki çocuklu aile ise sıkı sıkıya çocuklarını tutuyor, tren yavaş seyretmesine rağmen çok fazla ayağa kalkmamaya çalışıyordu. Olay yerinden önce inecek olan yolculardan bazıları da makinistlere ve tren içindeki görevlilere kazanın yaşandığı yerin hava ve yol durumunu sordu.
`CESARET EDİP BİNDİK"
Dua edip koltuğuna oturan ismini paylaşmak istemeyen bir kadın yolcu, kazadan etkilendiklerini belirtip, trene hem elindeki dua kitabından hem de dudaklarından dökülen dua ederek binenlerden: "Tatil için İstanbul`a gitmiştik. Tren kazası olunca birkaç gün İstanbul`da bekledik seferler başlasın diye. Dün gidecektik seferler durdurulunca geri döndük. Bugün Çerkezköy`e gidiyoruz. Önce Allah`a dua ettik, trene rahat bindik, treni görünce `en cesaretli biziz` diye düşündük."
`BUGÜN DAHA ÇOK OKUDUM"
İstanbul`a doktora gittiğini söyleyen Gülsüm Pala ise "Allah`a emanetiz" diyerek söze başlıyor: "Her zaman dua okuyoruz, bugün daha fazla okuduk."
"OLAY YERİNDEN ÖNCE İNECEĞİM İÇİN RAHATIM"
Oğluyla yol arkadaşlığı yapan Vedat Temur da şunları söylüyor: "Akşam seferleri iptal olunca bu sabah yola çıktık. İstanbul`dan Çerkezköy`deki yazlığımıza gidiyoruz. Kazaya çok üzüldük, binerken tereddüt yaşamadım. Yine de en güvenli yol trenli yol. Her zaman tercih ediyoruz. Olay yerinden önce ineceğimiz için onun rahatlığı var."
`İNSANIN MORALİ BOZULUYOR"
Kazayı haberlerden izlediğini söyleyen Temur "Trene binerken biraz stres oldum, insanın morali bozuluyor. Onca aile, çoluk çocuk gitti" diye ekliyor.
"DÜN `ACABA YİNE KAZA OLUR MU` DİYE DÜŞÜNÜP, GERİ DÖNDÜM"
Tren kazasının yaşandığı Çorlu`ya bağlı Sarılar mevkisine kadar yaptığımız yolculukta diğer vagonları da gözlemledik. Çocuklu aileler ile öğrencilerin daha yoğunlukta olduğu bu vagonda da kaza konuşulmadan geçilmedi.
Önce kulak misafiri olup sonra sohbetlerine katıldığımız gençlerden Ömer Çöpoğlu bugünkü seferle yolculuk yapmasına ailesinin izin vermediğini ancak endişe etmesine rağmen bilet aldığını söylüyor: "Dün Çerkezköy`den Halkalı`ya gitmek istedik, `acaba yine bir kaza olur mu` diye düşündük. Bugün tekrar yola çıktık. Şu ana kadar bir şey olmadı, yolculuk iyiydi. Ayda 5 kere treni kullanıyorum. Yavaş gitmesi, kurallara uyulması bizim için en önemli olan. Artık trenler 60-80 kilometre arasında gidiyor, eskiden daha hızlılardı."
"PANİKLEDİM, AKLIMDAN ÇIKMADI"
4 yaşındaki oğluyla aile ziyaretine giden Nazan Kura ise yanında çocuğu olduğu için daha tedirgin. Çerkezköy`deki ailesinin ziyaret için yola koyulduğunu ancak yol boyu aklına tren kazasını getirdiğini belirtiyor: "Trene bindiğimden beri stresli ve panik haldeyim. Bir hayli tedirgin olduk. Gitmesem mi diye de düşündüm, düşünmemek mümkün müydü, 24 kişi öldü. İnsanın aklından hiç çıkmıyor. Oğlum inmek istiyor, onunla daha zor oldu bu yolculuk. Ailem Çerkezköy`de olduğu için sık sık trenle gidip geliyorum. Otobüsten daha ucuz olduğu için de tercih ediyorum, ailem bugün gitmemi istemedi ama..."
"BEKÇİLER YOLLARI GÖZLER, NE VAR NE YOK GÖRÜRLERDİ"
Hüseyin Poyraz uzun yıllardır tren yolculuğunu tercih ettiğini belirtirken son kaza için ihmal vurgusu yapıyor.
Çerkezköy`de yaşayan Poyraz, "Eskiden yolları bekçiler beklerdi, treni gözlerlerdi, yolda ne var ne yok görürlerdi. Yağmurun çok yağdığı kesin ama buna önceden bir önlem alınabilirdi. Önemli olan bu önlemlerin ve kontrollerin düzgün yapılması. Ancak arazide devamlı duran görevli ya da insanların dikkatini çekerdi menfezlerin durumu. Kontrol yok, önceden yol müfettişleri vardı. Ödenek olmadığı için bu kontrolcülerin artık olmadığı söyleniyor. Kazanın etkisiyle tren çok boş" diyor.
HÜZÜN TRENİ EN ACI SELAMI DURARAK VERDİ
Tren saat 10.30`da Çerkezköy istasyonuna ulaştığındaysa bütün yolcularını indirdi. Yolculardan biri istasyondan inerken `sağ salim` diye yanındaki kişiye söylendi. Kaza yeri Çorlu`ya kadar da trende sadece Habertürk ekibi ile makinist ve 2 görevli vardı. Yaklaşık 1 saat süren seyir halimiz oldukça yavaş ilerledi. Araçların ve trenin geçiş noktasındaki hemzemin geçitlerde ise içinde bulunduğumuz 4 vagonlu tren neredeyse durma hızında hareket etti.
Kazanın yaşandığı bölgeden hemen önceki Çorlu durağında ise trenin yanaştığını görenler şaşkın gözlerle boş vagonları izledi. Bu istasyondan da hiç yolcu almayan tren yaklaşık yarım saat boyunca 20-30 kilometre hızla gitti. Dakikalar sonra saat 11.00 sıralarında 24 kişiye mezar olan kaza yerine ulaştığında ise önce durdu, sonra temkinli bir şekilde yoluna devam etti. En acı geçiş sırasında olaydan geriye kalan metrelerce uzunluğundaki enkaz herşeyi anlatmaya yetiyordu.
