Suudi Arabistan`da başta gündelik hayata yönelik kısıtlamaları kaldırması ve modernizasyon hamleleriyle dikkat çeken Veliaht Prens Muhammed bin Selman (MBS) , ülkenin petrole bağımlı ekonomisini zenginleştirmeye çalışıyor.
Uzun süre petrol fiyatlarındaki düşüşle boğuşan ülke ekonomisi bu kez dış yatırımlardaki düşüş ve yüksek sermaye çıkışının kıskacında.
2017 yılında ülkedeki doğrudan yabancı yatırım 7.5 milyar dolardan 1.4 milyar dolara inerek son 14 yılın en düşük seviyesini gördü. Uluslararası Finans Enstitüsü verilerine göre sermaye çıkışı 101 milyar doları yani Suudi Arabistan gayrısafi mili hasılasının yüzde 15`ini buldu.
Bu gelişmelerle, 2016 yılının sonundan bu yana ülkedeki 11 milyon yabancı çalışandan 800 bininin Suudi Arabistan`dan ayrıldığı ortaya çıkarken, bu büyük iş gücü çıkışının ardından, özellikle özel sektör istihdamındaki oluşan boşluğun ülke içerisinden ikame edilmesinde zorlanıldığı ve yerli şirketlerin endişe duyduğu belirtiliyor.
Muhammed Bin Selman ise bu tabloyu fırsata çevirerek Suudileştirme ya da resmi adıyla Nitakat denilen istihdamı yerelleştirme programı üzerinde duruyor. Hedef 2020 yılına dek 450 bin Suudi için istihdam üretmek.
ÖZEL SEKTÖRE RAĞBET YOK, MEMURİYETTE KALIYORLAR
Program kapsamında ülke yabancı personel çalıştıran şirketlere uygulanan resim ve vergiler arttırılıyor, yabancı çalışanların bağımlı kimseleri için ilave harç konuyor ve yabancıların çalışabileceği sektörler kısıtlanıyor. Örneğin perakende ve hizmet sektöründe sadece Suudilerin çalıştırılmasına izin veriliyor.
Mayıs ayı rakamlarına göre son 3 ayda Suudileştirme politikasına uymayan işletmelere 5 binden fazla ceza uygulandı. Telekom, otelcilik, araç kiralama ise cezalarda başı çeken sektörler.
Muhammed bin Selman`ın bu hamleleri sonucunda, istendiği gibi onbinlerce yabancı çalışan ülkeden ayrılıyor. Yan etkisi ise gayrımenkul sektöründeki düşüş ve boşalan alışveriş merkezleri. Ülkede kalan yabancılar ise resmi verilere göre ağırlıklı olarak düşük maaşlı işlerde çalışan Orta Doğulular ve Asyalılardan oluşuyor.
GENÇLER DIŞARIDA İŞ ARAMAKTANSA EVDE KALIP İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALIYOR
Programda başlıca sorun ise yerel istihdamın üçte ikisinin oluşturan basit kamu işlerinde çalışan Suudi Arabistanlıları özel sektöre ikna etmek.
Londra merkezli danışmanlık firması Alaco`nun raporuna göre yüksek maaşla kamuda çalışan ve işsizlik ödeneği alan Suudi Arabistan vatandaşları özel sektör işverenlerine rağbet göstermiyor.
Şubat ayında ülkenin çeşitli ticaret ve sanayi odasının başında bulunan bir grup Suudi işveren hükümete seslenerek özel sektörü Suudileştirme programından yüzde 100 muaf tutmasını istedi. Özellikle de kalifiye eleman bulunmasının zor olduğu gayrımenkul sektöründe.
Bazı şirketler ise yerli personel kotasını göstermelik istihdamla hallediyor. Sahte Suudileştirme olarak adlandırılan pratiğe göre düzmece işlere düşük maaşlı Suudiler alınarak sorun
Saudi Gazette yazarı Dr. Muhammed Bassnawi konuyla ilgili "sahte Suudileştirme`ye son verilmeli" derken genç Suudilerin tembel olduğunu ve dışarıda düşük ücretli bir işte çalışmaktansa işsizlik ödeneği alıp evde kalmayı tercih ettiğini belirtiliyor. Sağlanan yerli korumacılığının genç nesli iş bulmak için teşvik etmediğine dikkati çekiyor.
GERİ ADIM BEKLENMİYOR
Dünya Bankası raporuna göre özel sektördeki reel istihdamın sadece yüzde 10`u Suudilere ait. Bir diğer deyişle yılda 100 bin istihdamın 10 bini vatandaşlara ait, kalanı ise düzmece işler.
Kamudaki sağlık sektöründe Suudileşme oranı yüzde 60 olurken, özel sektör yüzde 8`de. Özel sektörde çalışan Suudi doktorların oranı ise yüzde 29.
Yabancı mühendislerin sayısı 2.4 milyon olurken, benzer işte çalışan Suudiler ise 221 bin kişi. Teknisyenlerde ise makas biraz daha dar. 488 bin yabancı teknisyene karşılık 206 bin yerli teknisyen. Uzman teknisyenlerdeki veri ise 288 bin yabancı ve 1614 bin 100 yerli şeklinde.
Yine de uzmanlar Muhammed Bin Selman liderliğindeki programdan geri adım atılmayacağı üzerinde birleşiyor. 2020 yılında yabancı çalışanlardan alınan vergilerin 17 milyar doları aşması ve ve 50 milyar doların üzerindeki bütçe açığını yamaması için önemli bir kaynak oluşturması planlanıyor.