Fetullahçı Terör Örgütü`nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü`ndeki eylemlere ilişkin 460 sanığın yargılandığı davada, sanık savunmaları alındı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü`ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan eski astsubay Ünsal Canboğa, olay tarihinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı Bilişim Kısım Amirliğinde çalıştığını anlattı.
Canboğa, olay günü albay Uğur Karaca`nın kendisini yanına çağırarak "akşam tatbikat olacağını kendisinin de bu tatbikatta görevlendirildiğini" söylediğini aktardı.
Rutin mesaisini tamamladıktan sonra akşam saatlerinde iş yerinden binbaşı Zeyit Karagöz tarafından arandığını ve acil Akıncı Üssü`ne gitmesini emredildiğini ileri süren Canboğa, "Akıncı Üssü`ne mutlak itaat bilinciyle gittim. Girişteki görevlilere askeri kimliğimi gösterdim, tatbikat maksatlı geldiğimi söyleyip içeri girdim." diye konuştu.
Canboğa, Akıncı Üssü`nde yaşadıklarına ilişkin şu iddiaları dile getirdi:
"Tanımadığım bir albay, `Terminal binasına geçin` dedi. O gece telefonum yanımda değildi. Binada başkaları da vardı onlara durumun ne olduğunu sordum. Kimse hiçbir şey söylemiyordu. Bazı kişiler terörle mücadele harekatı olduğunu söylediler. İlerleyen saatlerde bazı kişilerden kalkışma ile ilgili haberler duydum. Daha sonra sabaha kadar bekleyip, kolluk kuvvetleri ve gelen askeri savcıya gidip teslim oldum.
Hakkında örgüt toplantılarına katıldığına ilişkin tanık beyanlarını reddeden sanık Canboğa, tahliye talebinde bulundu.
Çapraz sorgusunda, Kara Kuvvetlerinde çalışmasına rağmen Hava Kuvvetlerine ait bir birliğe gidip tanımadığı komutanların emrine girmesinin nedeninin sorulması üzerine sanık Canboğa, daha önce de böyle görevlere gittiğini iddia etti.
``GİZLİ BİR EMİR OLDUĞU SÖYLENDİ``
Eski binbaşı Kenan Comart da darbe girişimi yaşandığı sırada İzmir 2. Ana Jet Üs Komutanlığı 125. Eg?itim Filo Komutanlığına harekat subayı olarak görev yaptığını belirtti.
Comart, olay günü saat 11.00 civarında İstanbul Hava Harp Okulu`nda albay Murat Karakuş ile görüştüğünü, Karakuş`un kendisine gizli bir emri olduğunu, Yalova Meydan Komutanlığına gidileceğini emrettiğini ileri sürdü.
Verilen emir üzerine Yalova Meydan Komutanlığına gittiğini öne süren Comart, üsse girdikten sonra iki Cougar tipi helikopterlerin piste indiğini beyan etti.
Comart, o gece yaşadıklarını ilişkin şunları anlattı:
"Gelen helikopterin kol komutanı binbaşı Fatih Mehmet Özkan, bana iki numaralı helikopterde uçacağımı söyledi. Saat 21.30 sıralarında kalkış yaptık. Ben öndeki helikoptere tabi oldum. Verilen talimatlara uydum. Samandıra Meydanı`na indik. Komandolar bindi. Fenerbahçe Orduevi`ne geçtik. Bir süre bekledikten sonra Moda Deniz Kulübü`nün otoparkına indik.
Önce Mehmet Fatih Özkan`ın bulunduğu lider helikopter indi. Komandoları bıraktı. Sağ taraftaki pilotumuz bana Hava Kuvvetleri Komutanının geldiğini söyledi. Ben oturuş pozisyonunda olduğumdan dolayı görmedim. Ancak pilot, komutanın ellerinin serbest yanında korumalarının olduğunu söyledi. Sabiha Gökçen Havalimanı`na gitmemiz söylendi. Biz kuvvet komutanını kurtardığımızı düşünüyorduk. Tekrar Fenerbahçe Orduevi`ne döndük. Diğer helikopterle buluşup yakıt ikmali yaptık. Oradan kalktık ve Hava Harp Okulu`na indik."
Sabaha kadar Hava Harp Okulu`nda kaldıklarını daha sonra albay Murat Karakuş`un emriyle Akıncı Üssü`ne gittiklerini ifade eden Comart, saat 09.00 civarında üsse indiklerini ve beklemeye başladıklarını ilerleyen saatlerde de emniyet güçlerine teslim olduklarını söyledi.
Çapraz sorgusunda tanık beyanlarında geçen ve kendisinin söylediği iddia edilen "Yılanın başını ezeceğiz, generalleri İstanbul`daki düğünden paketleyip alacağız." şeklindeki ifadeleri reddeden Comart, "Bunlar iftiradır, ben kesinlikle o ifadeleri kullanmadım." diye konuştu.
Duruşmaya pazartesi günü devam edilmek üzere ara verildi.