Başbakan Binali Yıldırım, Başbakanlık personeline veda ziyaretinde konuştu.
Başbakan Yıldırım, ``Darbe anayasası yürütmede iki başlılığa sebep olmuştu. Bu durum çoğu kere anlaşmazlık çıkmasına sebep olmuştu. Bu anlaşmazlığın en belirgin özelliği 2001 ekonomik krizinde Anayasa kitapçığının fırlatılması olmuştur. Cumhuriyet döneminde 65 hükümet kurulmuş. Benim dahil olduğum 27 başbakan görev yapmıştır. Kanun, KHK ülke ihtiyacına uygun şekilde hazırlanmış ve Meclis`in gündemine taşınmıştır`` dedi.
FETÖ İLE MÜCADELE
Yıldırım, ``15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası FETÖ ile mücadele amacıyla yürürlüğe konan KHK ele alınmış ve olaya hukuki açıdan mücadele edilmiştir. O gece Çankaya sabaha kadar önlemleri ve yapılacak işleri koordine etmiştir. Başbakanlığın bu görevleri etkin şekilde yerine getirmesi donanımlı, ehliyetli personel sayesinde mümkün olmuştur, yani sizler sayesinde başarılmıştır.`` ifadelerini kullandı.
``SİSTEM ÇÖZÜM ÜRETEMİYORSA DEĞİŞTİRMEK FARZ HALİNE GELMİŞTİR``
Başbakan Yıldırım yeni sisteme dair şunları söyledi:
``Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi kendisine siyasi sorumluluğu da beraberinde getirmiştir. Sistem kriz üretiyor çözüm üretemiyorsa onu değiştirmek farz hale gelmiştir. 16 Nisan 2017`de yapılan halk oylamasında milletimiz cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini kabul etmiş ve demokrasi ile milli iradeye direnç gösteren vesayet sistemi millet eli ile sona ermiştir. Yeni sistemde iki başlılık ortadan kalkacak. Vesayet odakları ile terör ile daha etkin mücadele mümkün hale gelecektir. Sistemde milli irade demokrasi daha da güçlenecek. Yürütme artık cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar tarafından gerçekleşecektir. Cumhurbaşkanımız da halka karşı doğrudan sorumlu olacaktır. İnanıyorum ki cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ülkemiz için, geleceğimiz için çok hayırlı iş olmuştur.
Bizim bu çalışmalarımızda en büyük fedakarlığı yapan ailelerimize çocuklarımıza özellikle teşekkür etmek istiyorum. Şunu da ifade etmek isterim. Hiç bir mesai arkadaşımızın endişesi olmasın. Başbakanlığın hükmi şahsiyeti sona ererken hepimiz başbakanlık bünyesinde değil ama ülkemizin değişik kurumları ve pozisyonlarında sorumlulukları, hizmetleri devam edecek. Bir değişim yaşıyoruz. Bütün arkadaşımızın hakkının hukukunun korunması sırf bir hayal kırıklığı yaşanmamasıdır.``