Düğünlerine 10 gün kala kalp krizi geçiren, 1 yıldır da yoğun bakımda tedavi gören çocukluk aşkı Hasret için her gün 2 kez hastaneye giden Serdal Dikicigil, 375 gündür aşk nöbetinde.
İzmirli Hasret Yörün (23) ve Serdal Dikicigil?in (32) yolları, henüz çocukken Konak Aziziye Mahallesi?nde kesişti. Birlikte büyüyen ikilinin dostluğu kısa sürede aşka dönüştü. 9 yıl boyunca ilişkileri devam eden genç çift, ailelerinin de onayını alarak hayatlarını birleştirmek istedi. 20 Haziran 2015?te aile arasında yapılan törenle nişanlanan Hasret ve Serdal, 6 Ağustos 2015?te evlenmeye karar verdi.
KALBİ DURDU
Çiftin mutluluğu, Hasret?in ani rahatsızlığıyla yarım kaldı. Düğüne 10 gün kala, işyerinden izin almak için Hasret?in yanından ayrılan Serdal Dikicigil, geri döndüğünde nişanlısını yerde baygın buldu. Hasret, ambulansla Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi?ne kaldırıldı. Genç kızın 2 kez kalp krizi geçirdiği, kalbinin durduğu belirlendi. Yapılan müdahale ile kalbi yeniden atmaya başlayan Hasret, 28 Temmuz 2015?te Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Anestezi Yoğun Bakım Servisi?ne nakledildi.
HER GÜN AYNI STTE HASTANEDE
Kalp krizinin etkisiyle bilincini kaybeden genç kız, 1 yıldır iyileşemedi. Nişanlısı Dikicigil ise yoğun bakımda tedavi gören sevdiğinin elini bir gün bile bırakmadı. 28 Temmuz 2015?ten beri her gün hastaneye giden genç adam, Hasret?in ellerine ve ayaklarına masaj yaptı, iyileşmesi için dua edip ona güzel hikâyeler anlattı.
Nişanlısıyla ilgilenmek için 6 ay önce bir süt fabrikasındaki işinden ayrıldığını söyleyen Dikicigil, ?Her şeyimiz hazırdı. Gelinliğini bile almıştık. Hasret?imin hiçbir hastalığı yoktu. Yine düğünümüzü yapacağız diye düşündüm. Ama öyle olmadı. 1 yıldan beri onun uyanacağı günü bekliyorum? dedi. Dikicigil, sözlerine şöyle devam etti:
?Geçirdiği kalp krizi bilincini aldı götürdü. 1 yıldır bana bakıyor, hareket ediyor ama bilinci yok. 1 yıl değil bin yıl olsa yine gelirim. O benim sevdiğim. Annesi maalesef hayatta değil. Babası onu böyle görmeye dayanamıyor. Ben her gün 2 kez gelip doktorların tavsiye ettiği masajları yapıyorum. İlgileniyorum, şefkat gösteriyorum. Ona hikâyeler anlatıyorum. Onu çok seviyorum. Evimiz hazır, her şeyimiz hazır. Allah?ım inşallah onu bize bağışlar. Sesimi duyan herkesten dua istiyorum.?